Esas No: 2021/2749
Karar No: 2022/6336
Karar Tarihi: 10.10.2022
Danıştay 5. Daire 2021/2749 Esas 2022/6336 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2021/2749 E. , 2022/6336 K.Özet:
Davalı idare bünyesinde görev yaparken kamu görevinden çıkarılan ve göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna başvuran davacı, başvurusunun reddedilmesi üzerine idare mahkemesine dava açtı. İdare mahkemesinin reddi kararı üzerine yapılan istinaf başvurusu da reddedildi. Temyiz istemiyle Danıştay Beşinci Dairesine başvuran davacı, ByLock kullanıcısı olmadığını, ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı bulunmadığını, bankacılık faaliyetlerinin olağan akışında olduğunu ve hakkında yürütülen ceza yargılamasının henüz kesinleşmediğini belirtti. Davalı idarenin savunması ise temyiz isteminin reddedilmesi yönündeydi. Danıştay Beşinci Dairesi, davacının iddialarının temyiz nedenlerinden hiçbirine uymadığı gerekçesiyle temyiz istemini reddetti ve Bölge İdare Mahkemesinin kararını onadı. Kararda yer verilen kanun maddeleri ise 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. ve 50. maddeleridir.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/2749
Karar No : 2022/6336
Temyiz Eden (Davacı) : …'a vesayeten …
Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / ANKARA
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde görev yapmakta iken, 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: ByLock kullanıcısı olmadığı, ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının bulunmadığı, bankacılık faaliyetlerinin hayatın olağan akışına uygun olduğu, hakkında yürütülen ceza yargılamasının henüz kesinleşmediği belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği iddia edilmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, … Sulh Hukuk Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla …'ın davacıya vasi olarak atandığı ve söz konusu kararın tarafların kararı istinaf etmemesi üzerine 05/03/2022 tarihinde kesinleştiği görüldüğünden davaya vasi yoluyla devam edilmesine karar verilerek gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkün olup, davacı tarafından ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Dava dosyasında yer alan belgeler ve UYAP kayıtlarının incelenmesinden; "silahlı terör örgütüne üye olma" suçunu işlediği gerekçesiyle davacı hakkında hapis cezası verildiği ve anılan cezanın Yargıtayca düzeltilerek onanmak suretiyle kesinleştiği anlaşılmaktadır.
… Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 10/10/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.