Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3776 Esas 2015/6116 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3776
Karar No: 2015/6116
Karar Tarihi: 05.11.2015

Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3776 Esas 2015/6116 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/3776 E.  ,  2015/6116 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 15 - 2012/39913
    MAHKEMESİ : Denizli 3. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 26/10/2011
    NUMARASI : 2010/525 (E) ve 2011/614 (K)
    SUÇ : Dolandırıcılık

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Almanca tercümanlık için gazeteye ilan veren tanık Münevver’i, ilanı gören sanık Şeref’in telefonla Münevver"i arayıp kendisini Hasan adıyla tanıttığı, Antalya’da turizm acentesi bulunduğu ve havaalanından transfer sırasında turistlere refakat edecek Almanca ve İngilizce bilen kişiler aradığını belirttiği, Münevver"in İngilizce bilmediğini söyleyip İngilizce bilen öğretmen arkadaşı katılan Ümran’ın telefon numarasını sanığa verdiği, sanığın katılanı arayarak aynı durumu katılana da anlattığı ve bu kapsamda sanıkla katılanın buluştuğu ve sanığın onu işe alıp acilen Antalya"ya gitmeleri gerektiğini söyleyerek araçla hareket ettikleri, katılanı baştan beri dolandırmak kastıyla hareket eden sanığın katılana acil ödemesi olduğunu ve yanına para almayı unuttuğunu belirtip önce katılanın bankadaki hesabından 1.000 TL çektirdiği, daha sonra Denizli"ye vardıklarında yine aynı bahanelerle 250 TL daha bankamatikten çektirip bu parayı da aldığı, pastanede otururken aracın yanına gitme bahanesiyle kalkan sanığın bir daha gelmediği anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Sanığın, değişik zamanlarda katılana karşı birden fazla dolandırıcılık suçu işlemesi nedeniyle TCK’nın 43/1. maddesi uyarınca cezada artırım yapılması gerektiği gözetilmemiş ise de, aleyhe temyiz olmadığından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.

    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında yer alan TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp yerine, “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinin koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara