21. Ceza Dairesi 2015/5197 E. , 2016/1280 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, görevli memura yalan beyan
HÜKÜM : Mahkumiyet
Sanığa yüklenen görevli memura yalan beyanda bulunmak suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu 5237 sayılı TCK.nun 66/1-e maddesinde öngörülen dava zamanaşımının gerçekleşmediği cihetle tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
I- Sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine dair hükme yönelen temyiz itirazının incelenmesinde:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle;
T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; "TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların" hükümden çıkartılması ile yerine "TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına” ibaresi eklenmek suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Sanığın resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan mahkumiyetine dair hükme yönelik temyiz itirazına gelince;
1-)298 promil alkollü olduğu halde araç kullanırken yakalanan sanığın, kendisini mağdurun kimlik bilgileri ile görevlilere tanıtarak hakkında trafik suç tutanağı ve ilgili başkaca tutanakların düzenlenmesine neden olmaktan ibaret oluşa uygun olarak sübutu kabul edilen eyleminin, Yargıtay 12. Ceza Dairesinin yerleşik içtihatlarına göre güvenli şekilde alkollü araç kullanma sınırının 100 promil olarak kabul edilmesi nedeniyle alkol ölçümü dikkate alındığında eylemin 5237 sayılı TCK "nun 179/3 maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğundan sanığın bu suçtan hakkında soruşturma yapılmasını engellemek amacıyla mağdurun kimlik bilgilerini beyan etmesinin TCK"nun 268. maddesi delaletiyle 267. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı,
2-) Kabul ve uygulamaya göre ise;
T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 16.02.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.