Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3329 Esas 2015/5669 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3329
Karar No: 2015/5669
Karar Tarihi: 26.10.2015

Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3329 Esas 2015/5669 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/3329 E.  ,  2015/5669 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Katılanın evinin penceresinden dışarıya baktığı sırada sanığın pencereden kendisine seslenerek ""Benim çocuğum olmuyor, bana şeker verir misin, adak adamıştım, helva yapacağım"" diye söylediği, katılanın bir miktar şekeri pencereden vermek istediği, ancak sanığın ""pencereden almam, kapıda adak tuttum "" diyerek evin kapısına geldiği, şekeri aldığı sırada katılanın elini tutarak ""Sende nazar var üç tane ip getir"" dediği, katılanın getirdiği üç tane iplik parçasını avcuna aldığı ve sıkı sıkı tuttuğu, sanığa dilek tutmasını söyledikten sonra katılanın eşinin ve çocuklarının adını sorduğu ve onu korkutmak amacıyla "Küçük oğlun ve eşin trafik kazasında ölecek, bizi içeriye al"" dediği, salondan sanığın getirttiği tuzu katılana ve çocukları ... ile ..."a yedirdiği, bu sırada katılanı etkisine alan sanığın ondan okuma bahanesiyle evdeki tüm altın ve paraları getirmesini istediği, katılanın altın ve paraları getirerek sanığa verdiği, sanığın bunları bez parçasına sarıp düğüm yaptığı ve okur gibi yaparak torbayı iki yastık arasına koyarak katılanı ters döndürerek tekrar okuduğu, daha sonra yastıkları katılana vererek yatak odasına koymasını söylediği, kapıyı da kilitleyerek para ve altınların bulunduğu bez parçasını katılandan aldığı, katılanın bir kaç kez bez parçasını istemesine rağmen ona vermediği, kapıdan çıkışta sanığın bez parçasını katılana verdiği ve olay yerinden ayrıldığı, sanığın yatak odasının kilidini açtıktan sonra içinde para ve altın olan torbayı aradığı ancak bulamadığı, daha sonra sanık ve arkadaşlarının falcılık ve büyücülük
    yaparak, dolandırıcılık yaptığını öğrenen katılanın başka birini dolandırırken yakalanan sanığı teşhis ettiği, sanığın üzerine atılı dolandırıcılık suçunu bu şekilde işlediğinin iddia ve kabul olunması karşısında, eylemin temas ettiği TCK’nın 158/1-a maddesinde düzenlenen dinî inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve tartışmanın Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın gözetilmesine 26.10.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.




















    Hemen Ara