23. Ceza Dairesi 2015/4024 E. , 2015/5421 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılana ait tarım arazilerinin işleri ile ilgilenen sanığın bilgi ve rızası olmaksızın katılan adına mısır destekleme primi için müracaatta bulunduğu, müracaat sırasında 440 ton mısır satışına dair 21 adet müstahsil makbuzu ibraz ettiği, bunlardan birinin olay tarihi itibariyle gerçek bir ticari faaliyeti bulunmayan bir şirketin 11 ton mısır alımına ilişkin sahte müstahsil makbuzu olduğu, böylelikle sanığın destek primi almak amacıyla sahte makbuz ibraz ettiği iddia olunan olayda;
Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında TCK"nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Katılan adına yapılan müracaatın toplam 440 ton mısıra ilişkin 21 adet müstahsil makbuzu ibraz edilmek suretiyle yapıldığının, bunlardan 11 tona ilişkin 3,307 TL bedelli olan makbuzun sahte olduğunun ve katılana toplam 29.502,78 TL. destek primi ödendiğinin iddia edilmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; sahteliği iddia edilen müstahsil makbuzu ve makbuzda adı geçen “... Şti. ile ilgili 213 sayılı Vergi Usul Kanunu uyarınca yapılmış olan bir soruşturma bulunup bulunmadığının araştırılması, var ise dosyanın getirtilerek incelenmesi, gerekli görüldüğü takdirde suç tarihi itibariyle şirket yetkilisi olan kişilerin beyanlarının alınması, imza ve yazı incelemesi yaptırılması ve kamu zararının belirlenmesi açısından, fiilen başvuruda belirtilen ölçüde mısır üretimi yapılıp yapılmadığının araştırılması, 3.307 TL"lik makbuz nedeniyle ne kadar destek primi ödendiğinin tarım müdürlüğünden sorulması toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi,
Kabule göre de;
1-TCK’nın 53. maddesinin 3.fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
2- 5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde belirtilen nitelikli hallerde suçtan elde edilen haksız menfaati belli ise; TCK"nın 52. madde hükmü de gözetilmek sureti ile haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde temel adli para cezası aynı Kanun"un 61. maddesi uyarınca gün olarak belirlenerek artırım ve indirimler gün üzerinden yapıldıktan sonra, ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı 52/2. madde hükmü gereğince 20-100 TL arasında takdir edilecek miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekirken doğrudan elde edilen haksız menfaatin iki katı esas alınmak suretiyle uygulama yapılması
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20/10/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.