MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın şirketine ait ve kiralık olarak kullandığı kamyonların yakıt ihtiyacı için petrol istasyonu bulunan katılanla anlaştığı, 08/11/2007-22/11/2007 tarihleri arasında katılandan aldığı veresiye fişlerini kullanarak birden fazla kamyona toplam 72.700 TL tutarında yakıt aldığı, veresiye takip fişlerinin arkasına başka şahısların araçlarına ait plakalar ve yine başka şahıslara ait telefon numaraları yazdığı, böylelikle nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan somut olayda;
Katılan vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dosya kapsamı itibariyle tanık olarak beyanları alınan, katılanın işyerinden yakıt almış olan bir kısım şoför ve araç sahipleri ile katılana sanığı ait 03/03/2010 tarihli nüfus cüzdanı talep belgesi gösterilerek teşhis işlemi yaptırılmış olmasına rağmen bu belgede bulunan fotoğraf ile sanığın yakalanması neticesinde ... 1. Ağır Ceza Mahkemesince çektirilen fotoğraftaki kişilerin aynı kişi olup olmadığı hususunda ilk bakışta dahi tereddüt hasıl olması; tanık olarak beyanı alınan ..."ın fiş aldığı kişinin sanık olduğunu beyan etmesi, diğerlerinin ise sanık olmadığını beyan etmeleri, yine dosyada sanık tarafından katılana verildiği beyan edilen çekler üzerinde inceleme yapılmamış olması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; öncelikle yukarıda belirtilen fotoğraflardan hangisinin sanığa ait olduğunun kesin olarak tespit edilmesi, mahkemece çektirilen fotoğrafın sanığa ait olduğunun anlaşılması durumunda teşhis işleminin elverişli olan bu fotoğrafın katılan ve tanıklara gösterilmesi, sanık tarafından verilen veresiye takip fişleri üzerinde bulunan imza ve yazıların sanığın eli ürünü olup olmadığı hususunda imza ve yazı incelemesi yaptırılması ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20/10/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.