Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2020/1331 Esas 2020/4407 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1331
Karar No: 2020/4407
Karar Tarihi: 09.06.2020

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2020/1331 Esas 2020/4407 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davanın konusu, Bulgaristan’dan zorunlu göçe tabi tutulup Türkiye'ye gelen davacının, göçmen evleri projesi kapsamında borçlandırılarak aldığı konutta ödediği 5.000.000 TL (eski para) peşinatın konut maliyetinden düşülmediği iddiası üzerine açtığı davada, mahkemece yapılan değerlendirme sonucunda davanın kısmen kabulüne, davalıların temyiz itirazına karşın bozma kararı verilmiştir. Daire, mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda verilen kararın, yeterli inceleme ve belge tespiti yapılmadan verildiğini, dolayısıyla usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek hükmün bozulmasına karar vermiştir. Kararda, HUMK’nun 440/III-1 maddesine göre karar düzeltme yolu kapalı olduğu belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise kararda geçmemiştir.
13. Hukuk Dairesi         2020/1331 E.  ,  2020/4407 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Davacı, 1989 yılında Bulgaristan’dan zorunlu göçe tabi tutularak Türkiye’ye geldiğini, Devlet bakanlığınca hazırlanan göçmen evleri projesi kapsamında borçlandırılarak konut satın aldığını, bu bağlamda 5.000.000 TL (eski para) peşinat ödediğini, bu ödemenin konut maliyetinden düşülmesi gerekirken düşülmediğini ileri sürerek, bu ödemenin güncelleştirilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 2.500,00 TL’nin yasal faizi ile davalılardan tahsilini istemiş, ıslah ile talebini 5.050,86 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalılar, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, zamanaşımı süresinin dolduğunu ve davanın haksız olduğunu savunarak, davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dairemizin 19.10.2016 tarih ve 2015/36140 Esas 2016/18777 Karar sayılı ilamı ile “...mahkemece uyulmasına karar verilen ve usuli kazanılmış hak durumu oluşan Dairemiz bozma ilamı doğrultusunda taraflardan ve ilgili kurumlardan celbedilen yazı ve belgeler üzerinde yeniden bilirkişi incelemesi yapılması gerekirken, bilirkişi incelemesi yapılmadan, mahsup işleminin yapılıp yapılmadığı somut olarak kanıtlanmadan sadece celbedilen yazılar ve belgelerdeki soyut ifadeler ve emsal dosyalar üzerine varsayıma dayalı olarak ödenen peşinatın mahsup edildiğinin kabulü yürürlükteki mevzuata ve evrensel hukuk ilkelerine aykırıdır. Bu durum Anayasa Mahkemesi"nin 17.07.2014 tarih ve 2013/4495 Başvuru sayılı ilamında da açıkça belirtilmiştir. O halde mahkemece, ödenen peşinatın mahsup edilip edilmediği yönünde, tüm belgeler üzerinde taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak, ödenen peşinatın mahsup edildiği somut olarak kanıtlandığı takdirde davanın reddine şayet mahsup işlemi somut olarak kanıtlanamıyorsa davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken ...”gerekçesiyle hükmün bozulması üzerine, mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur. Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; bilirkişi tarafından davacının Pursaklar da yer alan konut projesi kapsamında borçlandığı ve konut sahibi olduğu varsayılarak rapor düzenlenmiş olup, yapılan yazışmalarda davacıya ait kredi dosyanın mevcut olmadığı şeklinde mahkemeye bilgi verilmiştir. Ancak dosya içindeki yer alan belgelerde davacının konutunun Sincan da yer aldığı şeklinde yazışmada yer almaktadır. Hal böyle olunca, davacının hangi proje kapsamında borçlandığı, konutun yeri, konutun kesin maliyeti ve davacının borçlandığı miktarın tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucunda karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    2-Bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde davalı ..."ye iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 09/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara