15. Hukuk Dairesi 2013/2913 E. , 2013/6315 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekil.....le davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl dava, eser sözleşmesine dayalı bakiye iş bedeli ve uğranılan kâr kaybı alacağının tahsili, birleşen dava ise menfi tespit istemine ilişkin olup mahkemece asıl davanın kısmen, birleşen davanın kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davalı kooperatife ait binaların istinat duvarlarının yapımı konusunda yapılan sözleşme sonucu çıkan ihtilafta davacı yüklenici, davalı kooperatiften alacaklı olduğunu, bu alacağının ödenmediğini ve kendisinin zor durumda olmasından yararlanan davalının 06.09.2006 tarihli ibranameyi imzalattığından bahisle asıl ve birleşen davayı açmıştır. Asıl dava 12.04.2006 tarihinde açılmıştır. Somut olayda uygulanması gereken 818 Sayılı Borçlar Kanunu"nun 126/IV. maddesi gereğince; eser sözleşmelerinde zamanaşımı süresi 5 yıldır. Bu süre davacı yüklenicinin alacağının muaccel olduğu tarihten işlemeye başlayacaktır. Taraflar arasındaki ilişki davacının muzayaka halinde imzaladığı
....
kabul edilen 06.01.2006 tarihli “düzenleme şeklinde fesihname” başlıklı belge ile sonlandırılmış olup, alacak bu tarihte muaccel hale gelmiştir. Davacı yüklenici asıl davada 23.05.2012 tarihinde harçlandırdığı ıslah dilekçesi ile talebini artırmıştır. Alacağın muaccel hale geldiği 06.01.2006 ile 23.05.2012 ıslah tarihi arasında 5 yıllık zamanaşımı süresi geçmiştir. Davacının ıslah dilekçesi davalı tarafa 29.05.2012 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı vekili 04.06.2012 havale tarihli dilekçesi ile süresi içerisinde ıslah dilekçesindeki alacağın zamanaşımına uğradığını ileri sürmüştür.
Bu durumda davalı vekilince süresi içerisinde ıslah talebine karşı zamanaşımı def"inde bulunulduğundan ıslahla artırılan kısım yönünden talebin reddi gerekirken kabulü doğru olmamıştır.
Mahkemece yapılması gereken iş, asıl davada talep edilen 6.000,00 TL iş bedeli ile 1.101,45 TL kâr kaybı toplamı üzerinden davanın kabulüne, ıslahla artırılan bölüm yönünden istemin zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek olmalıdır.
Bu hususlar üzerinde durulmadan yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, kararın bu yönden bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 990,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 28.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
....