15. Hukuk Dairesi 2013/228 E. , 2013/6203 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ....geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, taraflar arasında imzalanan 5 adet çok katlı otoparkın yap-işlet-devret modeliyle yapım ve işletim sözleşmesinin yapım aşamasında davalı yanca haksız olarak feshi nedeniyle yapılan giderler ve kâr kaybı alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece ıslahla arttırılan miktar da dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf verillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Dosya kapsamındaki kanıtlar, sözleşme ve ekleri, yazışmalar ile mevcut delillere uygun olduğu kabul ve takdir edilen bilirkişi raporuyla davalı İdarenin 12.11.2008 gün ve 7807 sayılı Başkanlık oluru ile sözleşmenin tasfiyesine karar vererek sözleşmeyi haksız olarak feshettiği ve davacının kâr kaybı alacağını isteyebileceği anlaşılmaktadır. Davalı iş sahibince sözleşme, akdin yapıldığı ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 Sayılı Borçlar Kanunu"nun 369. maddesinde yazılı koşullar gereğince feshedilmediği, başka bir anlatımla sözleşmenin feshinde davalı İdare kusurlu olmakla birlikte keyfi fesih sözkonusu olmadığından kâr kaybı hesabının BK"nın 325. maddesindeki kesinti yöntemine göre yapılması gerekmektedir. Bu maddedeki yönteme göre iş bedelinden yüklenicinin işi tamamlamadan önce sözleşmenin feshedilmiş olması sebebiyle işletme döneminde elde edilecek gelirden malzeme, personel, yatırım, vergi, .... gibi harcamalardan tasarruf ettiği miktar ile fesih sebebiyle boş kalması sonucu sözleşmenin kalan süresi içinde başka bir iş yaparak kazandığı kâr veya başka bir iş bulup çalışmamış ya da başka bir iş yapmaktan kasten kaçınmış ise kazanabileceği miktarın düşülerek yüklenicinin iş sahibinden isteyeceği kâr mahrumiyeti alacağının hesaplanması gerekir.
...
Bu durumda mahkemece hükme esas alınan raporu veren bilirkişi kurulundan alınacak ek raporla az yukarıda açıklanan 818 Sayılı BK"nın 325. maddesindeki yönteme göre kâr kaybı alacağının hesaplattırılarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken başka bir işten elde ettiği ya da elde etmekten kasten kaçındığı kazanç miktarının da düşülmesi hususu gözden kaçırılarak eksik inceleme ile yazılı miktarda kâr kaybı alacağına hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 990,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 3,15 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 25.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
....