Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/14288 Esas 2022/2875 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/14288
Karar No: 2022/2875
Karar Tarihi: 24.03.2022

Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/14288 Esas 2022/2875 Karar Sayılı İlamı

9. Ceza Dairesi         2021/14288 E.  ,  2022/2875 K.

    "İçtihat Metni"

    Sanık ... hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun cinsel istismarı suçundan bozma üzerine yapılan yargılama sonunda çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkûmiyetine dair Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 08.09.2016 gün ve 2016/260 Esas, 2016/288 Karar sayılı hükmün sanık müdafisince temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay kapatılan 14. Ceza Dairesinin 19.02.2018 gün ve 2017/123 Esas, 2018/1154 Karar sayılı ilamı ile onama yönündeki kararına Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05.10.2018 gün ve KD-2018/74678 sayılı itiraznamesi ile 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesinin iki ve üçüncü fıkraları gereğince itiraz edilmesi üzerine kapatılan 14. Ceza Dairesinin 19.11.2018 gün ve 2018/8073 Esas, 2018/6808 sayılı Kararıyla itirazın yerinde görülmeyerek reddiyle bu hususta karar verilmek üzere dosyanın gönderildiği Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 09.05.2019 gün ve 2019/14-35 Esas, 2019/398 Karar sayılı ilamıyla 20.03.2012 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi gereğince Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının gerekli görmesi halinde kadın, çocuk ve aile bireylerine yönelik olarak uygulanan şiddet veya şiddet tehlikesi dolayısıyla açılan idari, cezai, hukuki her tür davaya ve çekişmesiz yargıya katılma hakkının bulunması nedeniyle anılan madde uyarınca bu husustaki takdir hakkının kullanılabilmesi için yokluğunda verilen mahkeme kararlarının Bakanlığa tebliğinin zorunlu olması nedeniyle itiraz konusu dosyadan haberi olmadığı anlaşılan Bakanlığa ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararı tebliğ edilip, temyiz ettiği takdirde bu husus da gözetilip, etmediği takdirde ise sanık müdafisinin temyizlerine istinaden Dairesince yeniden değerlendirme yapılarak karar verilmesi için itirazın değişik gerekçeyle kabulü ile onama ilamının kaldırılmasına dair verilen kararla birlikte kapatılan 14. Ceza Dairesine gönderilen dosya ile ilgili verilen 03.03.2020 gün ve 2019/6390 Esas, 2020/1658 sayılı tevdi kararına istinaden ilk derece mahkemesince yapılan tebligat üzerine Bakanlık vekili tarafından hüküm temyiz edilmekle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ek tebliğnameyle birlikte Dairemize gönderilen dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
    Bakanlık vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi uyarınca davaya katılma hakkı bulunan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yokluğunda yapılan yargılamaya ilişkin olarak re’sen ihbarda bulunulmasının zorunlu olup olmadığı hususunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunca yapılan toplantı sonucunda verilen 13.12.2019 gün ve 2019/6 Esas, 2019/7 sayılı içtihadı birleştirme kararı ile Bakanlığa bildirimde bulunulmasının zorunlu olmadığının kabul edilmesi ve 5271 sayılı CMK’nın 237/2. maddesine göre kanun yolu muhakemesinde davaya katılma talebinde bulunulamayacağının anlaşılması karşısında, Bakanlık vekilinin davaya katılma ve hükmü temyize hakkı bulunmadığından vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
    Sanık müdafisinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
    Mağdurenin aşamalarda başka delille desteklenmeyen çelişkili ifadeleri, dosyaya sunduğu 31.03.2015 tarihli dilekçe içeriği, savunma ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında, sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 24.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara