Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2014/20245 Esas 2014/22754 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/20245
Karar No: 2014/22754
Karar Tarihi: 16.12.2014

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2014/20245 Esas 2014/22754 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, iş sözleşmesinin haklı ya da geçerli bir nedene dayanmayarak eylemli olarak feshedildiğini iddia ederek işe iadesini ve tazminatını talep etti. Davalı ise davacının şirket itibarını zedelediği ve sözlü uyarılara rağmen davranışlarına devam ettiği gerekçesiyle iş sözleşmesini feshettiğini savundu. Mahkeme, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından geçerli neden olmadan feshedildiğine karar verdi. Ancak daha önceki işyeri deneyimi ve çalışan sayısı nedeniyle işgüvencesi kapsamında olup olmadığı konusunda bir uyuşmazlık vardı. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18. maddesine göre, iş güvencesi hükümlerinden yararlanmak için otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerinde çalışmak gerektiği belirtildi. Olayda, davacının çalıştığı işyerinde ve davalının diğer işyerlerinde fesih bildirim tarihinde toplam 29 işçi çalıştığı ortaya çıktı, bu nedenle dava şartlarının eksik olduğuna karar verildi. Kararda belirtilen kanun maddeleri: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18. maddesi.
(Kapatılan) 7. Hukuk Dairesi         2014/20245 E.  ,  2014/22754 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    Davacı vekili, iş sözleşmesinin eylemli olarak 07.07.2013 pazar günü feshedildiğini, feshin haklı ya da geçerli nedene dayanmadığını belirterek feshin geçersizliğinin tespitine, işe iadesine, işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücreti ve diğer haklara karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davacının ihale alınan Defterdarlık yönetici ve çalışanları yanında şirkete yönelik asılsız isnatlarda bulunarak şirket itibarını zedelediğini, sözlü uyarılmasına rağmen bu davranışlara devam ettiğini, bu nedenlerle 4857 sayılı Yasanın 25/2-b bendi uyarınca iş sözleşmesinin feshedildiğini, davacının şirkette kıdeminin 6 ayı geçmediği işyerinde de 30"dan fazla işçi bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından geçerli neden olmaksızın feshedildiği belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Taraflar arasında fesih tarihi itibariyle işverence otuz veya daha fazla işçi çalıştırılıp çalıştırılmadığı ve dolayısıyla davacının işgüvencesi kapsamında kalıp kalmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanununun 18. maddesidir.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 18.maddesinin birinci fıkrasına göre iş güvencesi hükümlerinden yararlanmak için otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerinde çalışmak gerekir. Aynı maddenin dördüncü fıkrasına göre işverenin aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması halinde, işyerinde çalışan sayısı bu işyerlerinde çalışan toplam işçi sayısına göre belirlenir. İşçi sayısına ilişkin bu hüküm nispi emredici olduğundan, daha az işçi sayısını öngören sözleşme hükümleri geçerli kabul edilmektedir.
    Otuz işçi sayısının belirlenmesinde fesih bildiriminin işçiye ulaştığı tarih itibariyle belirli-belirsiz süreli, tam-kısmi süreli, daimi-mevsimlik sözleşmelerle çalışan tüm işçiler dikkate alınır.
    Somut olayda, davalı işverenin Isparta ilinde 7 adet işyeri bulunduğu, Çorlu ve Ankara adreslerinde de işyerlerinin olduğu belirtilmiş ise de bu işyerlerinin büyük çoğunluğunun fesih bildirim tarihinden sonra faaliyete başladığı ya da faaliyetlerine fesih bildiriminden önce sona erdiği -sunulan SGK kayıtlarından fesih bildirim tarihinde çalışan işçi bulunmadığından bu sonuca ulaşılmıştır- görülmüştür.
    Bundan başka mahkemece Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı"na yazılan müzekkere uyarınca davacının, davalıya ait 20 sıra numaralı "genel işler" iş kolunda faaliyet gösteren işyerinde çalıştığı, davalının Türkiye"de aynı iş kolunda faaliyet gösteren 21 işyeri daha bulunduğu ve davacının çalıştığı işyeri ile birlikte bu işyerlerinde fesih bildirim tarihinde toplam 29 işçinin çalıştığı belirtilmiştir.
    Hal böyle olunca davalı işveren bünyesinde davacıya yapılan fesih bildirim tarihi itibariyle davacı dahil 29 işçi çalıştığı görülmektedir. Fesih bildirim tarihinde çalışan işçi sayısının 30"dan az olduğu anlaşıldığından dava şartı eksikliği bulunduğu ve bu hali ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
    4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
    SONUÇ:Yukarda açıklanan gerekçe ile;
    1.Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2.Davanın REDDİNE,
    3.Alınması gereken 25,20 TL harçtan peşin yatırılan 24,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 0,90 TL harcın davacıdan alınarak Hazine"ye gelir kaydına,
    4.Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 46,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
    5.Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"ne göre 1.500,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
    6.Artan gider ve delil avansının ilgilisine iadesine,
    7.Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, 16.12.2014 tarihinde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.


    Hemen Ara