Esas No: 2022/2117
Karar No: 2022/3125
Karar Tarihi: 04.04.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2022/2117 Esas 2022/3125 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2022/2117 E. , 2022/3125 K.Özet:
Sanık çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkum edilmiştir, ancak tehdit suçundan beraat etmiştir. Mahkeme, sanığın cinsel istismar eyleminin sarkıntılık düzeyinde kaldığına dair deliller olduğunu ve cezanın kanuni sınırlar içinde verildiğini belirterek, mağdure vekili ile sanık müdafisinin temyiz taleplerini reddetmiştir. Ancak tehdit suçuyla ilgili olarak, suçun zamanaşımına uğradığı tespit edilerek hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak, cinsel istismar suçu incelenirken 5237 sayılı TCK'nın 103/1-c.1. maddesi, tehdit suçuyla ilgili olarak ise, 5237 sayılı TCK'nın 106/1-c.1. maddesi ve kanunun 66/1-e. maddesi belirtilmiştir. Hükmün bozulması, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca yapılmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun cinsel istismarı, tehdit
HÜKÜM : Çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkumiyet, tehdit suçundan beraat mağdure vekili
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Tüm dosya kapsamına göre sanığın, olay günü on üç yaşındaki katılan mağdurenin yanağından öpme şeklindeki eyleminin kısa süreli, ani ve kesintili gerçekleşmesinden dolayı sarkıntılık düzeyinde kaldığı ve mahkemece sanık hakkında temel cezanın alt sınırdan belirlenmesi sebebiyle nihai ceza miktarının değişmediği, bu nedenle kanun değişikliğinin lehe veya aleyhe sonuç doğurmayacağı gözetildiğinde, muhakeme safahatını yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, iddia ve savunma ile tüm delillerin eksiksiz olarak kararda gösterildiği, hükmedilen cezanın nevi ve miktarı itibarıyla kanuni sınırlar içinde tayin edildiği anlaşıldığından, katılan mağdure vekili ile sanık müdafisinin yerinde görülmeyen temyiz taleplerinin reddiyle hükmün ONANMASINA,
Sanık hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
İsnat edilen tehdit suçunun 5237 sayılı TCK'nın 106/1-c.1. maddesinde düzenlenip, öngörülen cezanın üst sınırı itibarıyla aynı Kanunun 66/1-e. maddesinde belirtilen 8 yıllık olağan dava zamanaşımına tabi bulunduğu ve hakkında beraat kararı verilen sanığın mahkeme sorgusunun yapıldığı 29.01.2014 ile inceleme günü arasında bu sürenin geçtiği anlaşıldığından, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazının kabulüyle hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca
BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkında müsnet suçtan açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 04.04.2022 tarihinde tehdit suçundan kurulan hüküm yönünden oy birliğiyle, çocuğun cinsel istismarı suçundan kurulan hüküm açısından ise üye ...'un karşı oyu ve oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Olayın intikal şekli, tanık ...'in kovuşturma aşamasındaki beyanında, sanığın mağdureyi öptüğünü görmediğine ve soruşturma aşamasında sanığın kendisini öptüğü yönünde beyan vermesi
için mağdurenin baskı yaptığına dair beyanları, sanığın cinsel amaçla öpmediğine yönelik savunması, sanığın mağdura daha önceden de 10-15 kez para vermesi, mağdurun beyanlarında ciddi bir fiilden bahsetmemesi karşısında; olayın oluş şekline göre bu konuda mağdur beyanına tek başına itibar edilemeyeceği, suçun işlendiği hususunda şüphe oluştuğu, sanığın sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan beraatine karar verilmesi gerekirken mahkumiyet hükmünün onanmasına dair sayın çoğunluğun kararına katılmıyorum.