Esas No: 2021/4430
Karar No: 2022/557
Karar Tarihi: 18.01.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/4430 Esas 2022/557 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/4430 E. , 2022/557 K.Özet:
Davalı şirket, davacı müvekkilinin taşınmazına baz istasyonu kurmak için 6 yıllık bir kira sözleşmesi yapmıştır ancak sözleşmenin bitim tarihinden sonra da taşınmazı işgal etmiştir. Davacı vekili, 31.05.2011 tarihinden 11.03.2014 tarihine kadar ecrimisil talep etmiştir. Davalı tarafın ödemeleri ve hesaplama şekli ile ilgili olarak birtakım hatalar olduğu belirtilerek, davacı lehine 48.435,56 TL ecrimisil bedeli belirlenmiştir. Ancak Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, bilirkişiye verilen işin eksik yapıldığı gerekçesiyle, kararı bozmuştur. Yapılan ödemenin mahkemece gözetilmediği belirtilerek, ecrimisil bedeli tekrar hesaplanarak 49.323,96 TL asıl alacak ve 7.886,64 TL işlemiş faiz olarak belirlenmiştir. 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3. maddesi
- 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. Maddesi
- HUMK'un 440/I maddesi.
"İçtihat Metni"
7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.04.2014 gününde verilen dilekçe ile ecrimisil talebi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19.11.2020 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkiline ait ...,... parsel sayılı taşınmaz üzerine davalı şirket tarafından baz istasyonu kurulması için taraflar arasında 16.03.2005 başlangıç tarihli ve 6 yıl süreli kira sözleşmesi yapıldığını; sözleşmenin 3. maddesine istinaden anılan sözleşmenin 15.03.2011 tarihinde sona ereceğinin noter aracılığıyla bildirildiğini, haksız işgal etmeye devam eden davalı şirket aleyhine daha önce elatmanın önlenmesi, baz istasyonunun sökülerek kaldırılması ve ecrimisil talebini içeren dava açıldığını, davalı şirketin dava konusu taşınmazı 11.03.2014 tarihine kadar işgal etmeye devam ettiğini belirterek, 31.05.2011 tarihinden 11.03.2014 tarihine kadar ecrimisil talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, talep edilen ecrimisil bedelinin fahiş olduğunu, davacı tarafa 16.03.2011-16.03.2014 arası için 20.000 TL ve 14.811,40 TL ödeme yapıldığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, hüküm Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 30.04.2019 tarihli 2019/1252 Esas ve 2019/4447 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur. Bozma ilamına uyan mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, ecrimisil talebine ilişkindir.
Somut olayda; mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ise de, bu doğrultuda hüküm kurulmamıştır. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 30.04.2019 tarihli 2019/1252 Esas ve 2019/4447 Karar sayılı ilamında, “...davalı tarafça yapılan ödemelerin tespit edilen toplam miktardan düşülmesi de doğru değildir. Ayrıca hesaplanan miktarın ne kadarlık kısmının hangi döneme ait olduğunun, dönem sonları ve hangi miktara hangi tarihten itibaren faiz işletileceğinin açıkça belirlenmemiş olması da doğru olmamıştır. Hâl böyle olunca, Mahkemece bilirkişilerden yukarıda belirtilen ilkeler ve olgular doğrultusunda bilimsel verilere uygun, denetime elverişli şekilde ecrimisil hesabı konusunda rapor alınması, ondan sonra varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporu ile yetinilerek sonuca gidilmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.” açıklamasına yer verilerek, davalı tarafça yapılan ödemenin toplam miktardan değil, ödemenin yapıldığı dönem için hesaplanan ecrimisil bedelinden düşülmesi gerektiği belirtilmesine rağmen, davalı tarafından yapılan ödeme mahkemece gözetilmemiştir.
Dosya kapsamından, davalı tarafın 12.10.2012 tarihinde 14.811,40 TL ve 20.000 TL olmak üzere toplam 34.811,40 TL davacı tarafa ödeme yaptığı sabittir. 23.06.2020 tarihli bilirkişi raporunda da 01.01.2012-21.12.2012 tarihli döneme ilişkin ecrimisil bedelinin toplam 49.119,60 TL asıl alacak ve 7.886,64 TL işlemiş faiz olmak üzere 57.119,60 TL olduğu belirlendikten sonra, yapılan ödemenin düşülmesiyle ecrimisil bedelinin 22.308,20 TL olduğu belirlenmesine karşın, yapılan ödeme mahkemece gözetilmeyerek 01.01.2012-31.12.2012 tarihli dönem için 49.323,96 TL asıl alacak, 7.886,64 TL işlemiş faize hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, taraflarca HUMK'un 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 18.01.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.