Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/2829 Esas 2013/4913 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/2829
Karar No: 2013/4913
Karar Tarihi: ...09.2013

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/2829 Esas 2013/4913 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, ayıplı olduğu iddia edilen hijyenik mendiller için ödenen iş bedelinin iadesi istemiyle davalı şirkete karşı dava açmıştır. Mahkeme, taraflar arasında sözleşme bulunmadığı halde akdi ilişkinin varlığı kabul edilerek, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak davalı şirket bu karara itiraz etmediği için, akdi ilişkinin varlığı da kabul edilmiştir. Mahkeme ayrıca ayıplı olduğu iddia edilen mendillerin varlığı ve miktarının kanıtlanmasının davacıya ait olduğunu belirterek, gerektiğinde bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılarak sonuca göre karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. Karar bozulmuştur. Kanun maddeleri: Borçlar Kanunu madde 125, madde 219, madde 220 ve madde 221.
15. Hukuk Dairesi         2013/2829 E.  ,  2013/4913 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :Sulh Hukuk Hakimliği

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından duruşmalı olarak istenmiş ise de miktar itibariyle duruşma isteğinin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, ayıplı olduğu iddia olunan hijyenik mendiller için ödenen iş bedelinin iadesi istemiyle açılmış, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karar davacı iş sahibi şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    .......sözleşmesine dayanan ilişkilerde, akdî ilişkinin varlığını kanıtlama yükümlülüğü yükleniciye aittir. Taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmamaktadır. Mahkemece taraflar arasında akdî ilişkinin varlığı kabul edilerek, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu gerekçeye karşı davalı yüklenici şirket tarafından temyiz yoluna başvurulmadığından, taraflar arasındaki akdî ilişkinin davalı yüklenici şirket tarafından da kabul edildiği sonucuna varılmıştır.
    Ayıp ihbarında bulunma yükümlülüğü davacı iş sahibi şirkete aittir. Ayıp ihbarı niteliği itibariyle def’i olduğundan, yüklenici tarafından süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığı savunması ileri sürülmedikçe, mahkemece re’sen dikkate alınıp değerlendirilemez. Somut olayda davalı yüklenici şirket ayıp ihbarının yapılmadığı veya süresinde olmadığı savunmasında bulunmadığına göre, davacı iş sahibi şirketin süresinde ayıp ihbarında bulunduğunu kabul ederek uyuşmazlığın çözümlenmesi zorunludur.
    Ayıbın varlığını ve miktarını kanıtlama yükümlülüğü davacı iş sahibi şirkete aittir. Bunun için davacı iş sahibi şirketten elinde bulunan tüm mendiller istenip, üzerinde konunun uzmanı bir bilirkişi aracılığıyla gerekirse keşif de yapılarak inceleme yaptırılıp, ayıplı olan mendil varsa miktarları ve dava dilekçesinde dava konusu yapılan tüm iş bedeline oranı dikkate alınarak, davacının iadesini isteyebileceği miktar belirlenip sonucuna göre karar verilmesi, yapılan inceleme sonucu mendillerin ayıplı olmadığı belirlendiği takdirde verilen kararda olduğu gibi davanın reddedilmesi gerekir.

    Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz eden davacı iş sahibi şirket vekilinin temyiz itirazının kabulüyle kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, ....09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara