Esas No: 2021/22896
Karar No: 2022/3574
Karar Tarihi: 18.04.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/22896 Esas 2022/3574 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2021/22896 E. , 2022/3574 K.Özet:
İzmir'de bir kişi, 2005-2019 yılları arasında kızı olan mağdureye cinsel istismar ve cinsel saldırıda bulunduğu suçlamasıyla yargılandı. İlk derece mahkemesi, suçlamaların bir kısmını kabul ederek sanığı zincirleme şekilde çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkum etti ve farklı dönemlerdeki eylemleri müstakil suçlar olarak değerlendirerek diğer suçlamalardan beraatına karar verdi. Bölge Adliye Mahkemesi ise istinaf başvurusunun kabul edilmemesi yönünde karar verdi. Ancak Yargıtay Ceza Dairesi, sanığın zincirleme şekilde nitelikli cinsel saldırı suçu işlediğine hükmederek kararı bozdu ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verdi. Kanun maddeleri olarak CMK'nın 302/2-4. madde ve fıkraları açıklanmamıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Zincirleme şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Sanığın 01.06.2005 - 17.05.2008 arası eylemleri zincirleme şekilde çocuğun cinsel istismarı kabul edilerek bu suçtan mahkumiyeti ile 17.05.2008 - 2019 yılı Ağustos arasındaki eylemleri zincirleme şekilde cinsel saldırı kabul edilerek bu suçtan beraatine dair İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 18.02.2021 gün ve 2020/325 Esas, 2021/51 Karar sayılı hükümlere yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, ilk derece mahkemesinin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdiriyle anılan hükme ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararı nazara alındığında yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdurenin aşamalardaki beyanları, tanık ifadeleri, savunma ve tüm dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında kızı olan mağdureye karşı 2005 yılı yaz döneminde on iki yaşından itibaren okşama, cinsel organına dokunma şeklinde cinsel istismar eylemlerine başlayıp, 2011 yılı mayıs ayında on sekiz yaşını bitirdikten sonraki dönemde ise değişik zamanlarda mağdure ile tehditle vajinal yoldan cinsel ilişkiye girdiği ve bu kapsamda sanığın araya herhangi bir hukuki veya fiili kesinti girmeksizin eylemlerini aynı kast altında farklı zamanlarda zincirleme şekilde gerçekleştirip en son 2019 yılı Ağustos ayında tehditle cinsel ilişkiye girdiğinin anlaşılması karşısında, ilk derece mahkemesince mağdurenin on sekiz yaşından küçük olduğu döneme ilişkin eylemlerin çocuğun cinsel istismarı ve on sekiz yaşından büyük olduğu kısma ait eylemlerin ise nitelikli cinsel saldırı suçlarını oluşturup, her iki suçun kendi arasında teselsül ettiği de nazara alındığında son eylemin gerçekleştirildiği gün suç tarihi kabul edilip, mevcut haliyle eylemlerin bütün halinde zincirleme şekilde nitelikli cinsel saldırı suçunu oluşturacağı gözetilerek sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken farklı dönemlerdeki eylemler müstakil suçlar kabul edilerek yazılı şekilde hükümler kurulması karşısında, söz konusu kararlara yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine esastan reddedilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafisi ve katılan mağdure vekili ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesinin 26.04.2021 gün ve 2021/503 Esas, 2021/675 Karar sayılı vaki istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik hükmünün 5271 sayılı CMK'nın 302/2-4. madde ve fıkrası gereğince BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesine gönderilmesine, 18.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.