Esas No: 2019/8902
Karar No: 2021/3857
Karar Tarihi: 30.03.2021
5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/8902 Esas 2021/3857 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi,kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
I-)Sanık ..."in temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanık ..."in kollukta alınan ifadesinde ve mahkemedeki savunmasında dükkan sahibi olan sanık ..."nin istemi üzerine dükkana emaneten baktığını, suça konu kaçak sigaralarla bir ilgisinin bulunmadığını beyan ettiği ve sanık ..."nin de kaçak sigaraların kendisine ait olduğunu belirttiği dosyada, sanık ..."in sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ... ile fikir ve eylem birliği içerisinde suça iştirak ettiğine dair mahkumiyetine yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gözetilerek beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
II-)Sanık ... ile Suça Sürüklenen Çocuk ..."in temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık ve suça sürüklenen çocuk lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun"un 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre de;
1-UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık ... hakkında temyiz davasına konu olan (aynı) suçtan açılan başka kamu davasında; Akhisar 1.Asliye Ceza Mahkemesince 2013/745 E 2014/247K sayılı “mahkumiyet” hükmü verildiğinin tespit edilmesi karşısında;
Yerel mahkemece; UYAP kayıtları taranarak, sanık hakkında aynı suçtan açılmış başkaca ceza davası dosyalarının bulunup bulunmadığı da tespit edilip hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle bu dosyalar arasında TCK"nin 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması ve ulaşılacak sonuca göre yargılama süreçlerinin akıbeti ile sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi zorunluluğu,
2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
3-Katılan idare lehine belirlenen vekalet ücretinin sanıklardan ve suça sürüklenen çocuktan eşit oranda tahsiline karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4-5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu" nun 35. maddesi uyarınca işledikleri fiillerin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiiller ile ilgili olarak davranışlarını yönlerdirme yeteneklerinin olup olmadığının tespitine yönelik harcanması zorunlu kamu masrafı niteliğinde bulunan sosyal inceleme raporu nedeniyle ödenen ücretin suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi" nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye aykırılık getirilmesi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ile suça sürüklenen çocuğun temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnamaye aykırı olarak HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 30/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.