Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/6647 Esas 2022/2225 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/6647
Karar No: 2022/2225
Karar Tarihi: 22.03.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/6647 Esas 2022/2225 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2021/6647 E.  ,  2022/2225 K.

    "İçtihat Metni"

    7. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVALILAR : ... vd.


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22/06/2010 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18/12/2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, dava konusu ... parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuş, diğer bir kısım davalılar ortaklığın satış suretiyle giderilmesini istemiştir.
    Davalı ... vekili 09.10.2012 tarihli duruşmadaki beyanında, taraf teşkilinin sağlanmadığını, dava konusu taşınmaz üzerinde müvekkiline ait ev ve eklentiler bulunduğunu beyan etmiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 643 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
    Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
    Yukarıda açıklanan ilkeler gereğince, dosya içerisine alınan tapu kayıtları incelendiğinde muris ... 'in 11.05.1972 tarih ve 1856 yevmiye sayılı satış işlemi ile tapu kayıt maliki olduğu görülmüştür. ...'e ait Aksaray 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/500 Esas, 2010/497 Karar sayılı mirasçılık belgesine göre, 09.07.1992 tarihinde öldüğü, ... mirasçılarından ... ve ...'ın da bulunduğu, kayıt malikinin adı geçen mirasçıları davaya dahil edilerek yargılamaya devam edilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan ve hukuki dinlenilme hakkı ihlal edilerek karar verilmesi doğru görülmemiş bu yönüyle hükmün bozulması gerekmiştir.
    Öte yandan paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
    Taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK'nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir.
    Kabule göre de, taraflardan davalı ... vekilinin 09.10.2012 tarihli duruşmadaki ve bilirkişi raporuna itiraz dilekçesindeki beyanları hakkında yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda inceleme yapılmaması da doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 22.03.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.





    Hemen Ara