Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2011/5892 Esas 2012/748 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/5892
Karar No: 2012/748
Karar Tarihi: 09.02.2012

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2011/5892 Esas 2012/748 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak maddi tazminat ve ceza koşulunun tahsili istemiyle açılmıştır. Mahkeme, davanın aktif husumet yokluğu sebebiyle reddine karar vermiştir. Ancak, davacı şirketin dava takip yetkisi bulunmaktadır ve davanın reddi doğru değildir. Ayrıca, davacı şirketin eski yönetim kurulu başkan ve üyeleri hakkında sorumlu oldukları ileri sürülen maddi zarar nedeniyle dava açılabilmesi için genel kurul izni gerekmektedir. Mahkeme, genel kurul kararının sunulması halinde davalılar hakkında davanın incelenmesini, aksi halde ise davanın reddine karar verilmesini kararlaştırmıştır. TTK'nın 336. ve 341. maddeleri bu kararda belirtilen hükümlere dayanmaktadır.
15. Hukuk Dairesi         2011/5892 E.  ,  2012/748 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmal edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
    - K A R A R -

    Dava, maddi tazminat ile ceza koşulu alacaklarının tahsili istemiyle açılmış; mahkemece, davanın aktif husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmiş ve verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili, davacı ile davalılardan ... arasında 18.10.2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını; yüklenicinin üstlendiği işi sözleşme, teknik şartname ve sözleşme eklerine uygun ifa etmemesi karşısında konutların birçok eksik, hata ve kusurları ile maliklere teslim edilmek zorunda kalındığını, buna karşın davacı şirketin eski yönetim kurulu başkanı olan ... ile yönetim kurulu üyeleri ... ve ... tarafından işin kesin kabulünün yapıldığını ve davacı şirketin zarara uğratıldığını ileri sürerek; TTK"nın 336. maddesi hükmü gereğince, davacının gerçekleşen zararından davacı şirketin eski yönetim kurulu üyesi olan davalıların; arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince de davacı yüklenicinin sorumlu olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 8.000,00 TL eksik ve kusurlu işler bedeli ile 2.000,00 TL ceza koşulu alacağının davalılardan mütesilsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davacı ile davalı ... arasında 18.10.2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmıştır. Davacı arsa sahibi; ... ise yüklenicidir. Davacı, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak davalı yükleniciden maddi tazminatın ve ceza koşulunun tahsilini istemektedir. Diğer davalıların ise, davacı şirketin eski yönetim kurulu üyeleri olmaları sıfatıyla TTK"nın 336. maddesi gereğince, gerçekleştiği ileri sürülen maddi zarardan ötürü sorumlu oldukları ileri sürülmektedir. Davacı şirketin, davada taraf ve dava ehliyeti bulunduğu gibi; dava takip yetkisine de sahip bulunmaktadır. 6100 Sayılı HMK"nın 53. maddesi hükmü gereğince, dava takip yetkisi, talep sonucu hakkında hüküm alabilme yetkisidir. Bu yasal nedenle, mahkemece, uyuşmazlığın esasının incelenmesi gerekirken hukuksal olmayan gerekçeyle davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
    Diğer yandan, TTK"nın 341. maddesi gereğince, davacı şirketin yönetim kurulu üyeleri aleyhine anonim ortaklık tarafından sorumluluk davası açılabilmesi için şirketin genel kurulundan izin alınması zorunludur. Bu kurala uyulmadan dava açılmış ise, davacı tarafa mahkemece, uygun süre verilerek dava açılmasına, genel kurulca izin verilmesine ilişkin kararın sunulmasına olanak verilmelidir.
    O halde mahkemece yapılacak iş; davacı şirketin eski yönetim kurulu başkan ve üyeleri olan davalılar hakkında dava açılmasına ilişkin genel kurul kararının sunulması halinde anılan davalılar hakkındaki davanın esasının incelenmesinden; aksi halde, bu davalılar hakkındaki davanın yasal şartı gerçekleşmediğinden haklarındaki davanın reddine karar verilmesinden; davanın esasının incelenmesinde de; davada tarafların sunacakları tüm deliller değerlendirilerek, uyuşmazlığın esası hakkında araştırma ve inceleme yapılması ve varılacak sonuca göre uyuşmazlığın esasının çözümlenmesinden ibaret olmalıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeplerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne ve kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 09.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara