Esas No: 2021/4312
Karar No: 2022/2900
Karar Tarihi: 18.04.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/4312 Esas 2022/2900 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/4312 E. , 2022/2900 K.Özet:
Davacı vekili, Artvin merkez ilçesindeki beş taşınmazın tapu kayıtlarındaki paydaşların kim olduğunun bilinmediğini ve bu nedenle TMK'nın 713/2. maddesi gereği payların iptali ve davacı adına tescili istemiyle dava açmıştır. Davalı Hazine vekili ise davanın reddedilmesini savunmuştur. İlk mahkeme kararı davayı reddetmiş, ancak Yargıtay 8. Hukuk Dairesi vekalet ücreti hakkında karar verilmemesi nedeniyle bu kararı bozmuştur. Yeni yapılan yargılama sonucunda dava tekrar reddedilmiş ve davacı vekilinin mahkeme kararına yönelik diğer temyiz itirazları da reddedilmiştir. Ancak mahkeme, davacı tarafın sadece belirli payların iptali ve tescili istemesi nedeniyle avukatlık ücretinin tam taşınmazların değeri üzerinden tayin edilmesinin yanlış olduğunu ve davacı vekilinin bu konuda haklı olduğunu belirterek hükmün bozulmasına karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'nun 713/2. maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 326. ve 323/ğ maddeleri
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.12.2016 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.10.2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR
Dava, TMK 713/2. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı vekili, dava konusu Artvin ili, Merkez ilçesi, 175 ada 2, 3, 4, 6 ve 15 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında paydaş olan ... oğlu ..., ... kızı ..., ... kızı ....'nin kim olduklarının bilinmediğini, TMK'nın 713/2. maddesindeki koşulların davacı lehine oluştuğunu beyan ederek, anılan hisselerin iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Hazine vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hükmün esası davacı vekili, vekalet ücretine ilişkin bölümü ise davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 25.10.2016 günlü 2016/9584 Esas, 2016/14485 Karar sayılı ilamı ile "...Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığından, davacı vekilinin işin esasına yönelen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün esasının onanmasına,
Davalı Hazine vekilinin vekalet ücretine yönelen temyiz itirazlarına gelince; davacının davası reddedildiğine ve davalı Hazine de kendisini vekille temsil ettirdiğine göre, karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı Hazine yararına vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, bu hususta karar verilmemesi doğru olmamıştır." gerekçesiyle hükmün vekalet ücreti yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda tapu iptali ve tescil talebinin reddi hususu Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 25.10.2016 günlü 2016/9584 Esas, 2016/14485 Karar sayılı ilamı ile kesinleştiğinden bu kısım ile ilgili tekrar değerlendirme yapılmadığı belirtilmiş, AAÜT uyarınca 34.574,76 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
1) Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, bu nedenle reddine karar vermek gerekmiştir.
2) Davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince;
6100 sayılı HMK’nın 326. maddesinde, kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği belirtilmiştir.
Aynı Yasanın 323/ğ maddesi uyarınca avukatlık ücreti de yargılama giderleri arasındadır.
Somut uyuşmazlıkta; davanın konusu 175 ada 2, 3, 4, 6 ve 15 parsel sayılı taşınmazların bir kısım payının iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece dava konusu taşınmazların bilirkişi tarafından belirlenen dava tarihindeki değerinin toplamı olan 515.619,40 TL üzerinden davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmiştir. Davacı dava konusu taşınmazların tüm hisselerinin iptali ile adına tescilini talep etmemiş, tapu kayıt maliklerinden ... oğlu ..., .... kızı ... ve ... kızı ...'nin paylarının iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece iptali istenen paylara karşılık gelen payların dava tarihindeki değerinin belirlenip harçlandırılan değer üzerinden davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken dava konusu taşınmazların tamamının değeri üzerinden avukatlık ücreti takdiri doğru görülmemiş hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.