Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/4909 Esas 2013/6849 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/4909
Karar No: 2013/6849
Karar Tarihi: ......2013

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/4909 Esas 2013/6849 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2013/4909 E.  ,  2013/6849 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :Sulh Hukuk Hakimliği

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
    - K A R A R -

    Dava, davacının eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı iş için mahkemeden alınan nama ifa kararına dayanılarak yaptırılan parke bedellerinin tahsili için girişilen icra takibine vâki itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    ...-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle lamine enkazının istem halinde davalıya iadesi gerektiğinin tabi bulunmasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    ...-Davacı, taraflar arasında imzalanan 06.02.2007 tarihli sözleşme gereği davalı tarafından evine döşenen lamine parkenin ayıplı olduğunu, ... .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2008/687 Esas, 2010/366 Karar sayılı kararı ile işin .... şahıslara yaptırılması ve bedelinin davalıdan tahsil edilmesi için kendisine izin verildiğini, kararın temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiğini, bu karar doğrultusunda imalâtı yeniden yaptırdığını ve yaptığı masrafların tahsili için davalı hakkında icra takibine geçtiğini, ancak haksız olarak takibe itiraz edildiğini iddia ederek, itirazın iptâli ile takibin devamını ve %40"tan aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatının tahsilini talep etmiş, davalı ise, işin sözleşmeye uygun olarak yapıldığını, tahsili istenen miktarın fahiş olduğunu, faturaların birbiri ile çeliştiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Taraflar arasında akdedilen 06.02.2007 tarihli protokol, 818 Sayılı Borçlar Kanunu"nun 355. maddesinde tanımlanan eser sözleşmesi niteliğindedir. Bu sözleşme ile davalı davacının evine lamine parke döşenmesi işini yapmayı üstlenmiştir. Davalının ayıplı ifası üzerine davacı mahkemeden alınan nama ifa kararı ile işi .... kişilere yaptırmış ve yaptığı harcamaların davalıdan tahsilini talep etmiştir. Mahkemece işe yönelik ihtilafın bilirkişi incelemesi yaptırılarak çözülmesi, davacının yaptığı harcamaların ifasına izin verilen işlere ait olup olmadığının ve piyasa rayiçlerine uygun bulunup bulunmadığının bilirkişi raporuyla açıklığa kavuşması nedeniyle alacak likid sayılamayacağından ve davalı borçlu itirazında haksız kabul edilemeyeceğinden şartları oluşmayan icra inkâr tazminatı isteminin reddi yerine kabulü doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekirse de, yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 Sayılı HMK’nın geçici .... maddesinin yollamasıyla HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.


    SONUÇ:Yukarıda .... bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, .... bent uyarınca inkâr tazminatı yönünden kabulü ile kararın hüküm fıkrasının ikinci paragrafında yer alan “Takip, itiraz ve dava tarihi gözetilerek yürürlükte bulunan İİK"nın 67. maddesi uyarınca alacak likid ve muayyen olduğundan asıl alacağın %40"ı olan ....721,66 TL inkâr tazminatının davalıdan tahsiline” cümlesinin hükümden çıkartılarak yerine “Şartları oluşmadığından davacının tazminat isteminin reddine” cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, ........2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara