Esas No: 2010/703
Karar No: 2011/841
Karar Tarihi: 15.02.2011
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2010/703 Esas 2011/841 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve davacının temyiz dilekçesinin süresi dışında, davalının temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava Borçlar Yasası’nın 355 ve devamı maddelerinde tanımlanan eser sözleşmesinden kaynaklanan eksik iş bedeli ve cezai şart alacağı istemine ilişkindir.
Yerel mahkemede görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Davacı ... vekili Avukat ... tarafından verilen temyiz dilekçesi mahkeme yargıcınca 04.01.2010 tarihinde havale edildiği halde mahkeme temyiz defterine kaydının yapılmadığı gibi temyiz harcının da ödenmediği, bu durumda usulüne uygun temyizin bulunmadığı anlaşıldığından davacı yanın temyiz isteminin REDDİNE,
2-Davalı tarafın temyiz istemine gelince;
Eser sözleşmesi taraflara karşılıklı haklar ve borçlar yükleyen bir işgörme akdidir. Yüklenici yapımını üstlendiği eseri sözleşmeye, fen ve sanat kurallarına ve amaca uygun olarak imal edip iş sahibine teslim etmekle, iş sahibi de eserin bedelini ödemekle mükelleftirler.
Dava konusu somut olayda ... ilçesi Yeniyol mahallesi... caddesi mevki ada no 222 parsel no 3’te kayıtlı taşınmazda yer alan kaba inşaatı tamamlanmış bina ... Belediyesi’ne aittir. Binada yer alan 3 ncü kat 16 nolu, 4 ncü kat 22 nolu bağımsız bölümler davacı tarafa satılmıştır. Davalı yüklenici 16 nolu dairenin PVC doğrama çift açılan sineklik gümüş kolları, çelik kapı, oda kapıları, alçı dekorasyon, sıva işçiliği ve malzemesi, balkonlara demir korkuluk 22 nolu dairenin sıva malzemeli işçilik, alçı dekorasyon, boya, elektrik, PVC doğrama, laminat parke, amerikan kapı, mutfak dolabı, çelik kapı imalât ve montajını yapım işini üstlenmiştir. Yanlar arasında 01.04.2006 ve 25.03.2006 tarihli iki adet sözleşme yapılmıştır. 16 nolu dairenin işinin 8.400,00 TL, 22 nolu dairenin işinin 16.500,00 TL bedelle, ödemelerin kısmen peşin kısmen de taksitle yapılması, 10.06.2006 tarihinde teslimi kararlaştırılmıştır.
Her iki sözleşmenin üçüncü maddesinde ödemelerin belirlenen sürede yapılmaması halinde gecikilen her gün karşılığı olarak 25 YTL gecikme cezası ödeneceği cezalı gün sayısının 15 günü geçmesi halinde yüklenicinin sözleşmeyi tek taraflı feshedebileceği hüküm altına alınmıştır.
Davalı yüklenici işin yapımına başlamış, edimini kısmen ifa etmiştir. Eldeki bu davada davacı iş sahibi eksik iş bedeli ile cezai şart ve müsbet zarar alacağı isteminde bulunmuştur. Yerel mahkemece her iki dairede yapılan delil tespiti dosyaları getirilmiş tarafların gösterdikleri diğer kanıtlar da toplandıktan sonra dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yapılmıştır. Düzenlenen rapor ve ek raporda eksik iş bedeli 13.240,00 TL cezai şart alacağı 9.400,00 TL olarak hesaplanmıştır. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 22 nolu daire için 8.828,00 TL, 16 nolu daire için 1.634,00 TL eksik iş bedeline hükmedilmiş, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Borçlar Yasası’nın 158/II. maddesinde akdin muayyen zamanda veya meşhut mahalde icra edilmemesi halinde tediye olunmak üzere cezai şart kabul edilmiş ise alacaklı hem akdin icrasını hem de cezanın tediyesini talep edebilir hükmü yer almıştır.
Dava konusu somut olayda konu bu kapsamda ele alınıp değerlendirildiğinde her iki sözleşmenin üçüncü maddesinde tanımlanan ceza ifaya ekli cezai şart mahiyetindedir. Davacı tarafından davalıya gönderilen ihtarname ile dava dilekçesi içeriğinden anlaşıldığı üzere davacı tek yanlı olarak sözleşmeyi feshetmiştir. Bu durumda ifaya ekli cezayı keza müsbet zarar niteliğindeki eksik iş bedelini isteyemez. Bu bakımdan cezai şart alacağı talebinin reddine karar verilmesinde herhangi bir usulsüzlük görülmemiştir. Diğer yandan davacı taraf 04.12.2008 tarihli oturumda müsbet zarara ilişkin talebinden feragat ettiğini açıklamıştır. Sözleşmeyi fesheden davacı sadece menfi zararlarını isteyebilir. Yerel mahkemece eksik iş bedeline hükmedilmesi usul, yasaya ve yönteme aykırı olmuştur.
Tüm bu yönler gözetilerek davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetli olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davacının temyiz isteminin reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 15.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.