Esas No: 2021/4885
Karar No: 2022/4272
Karar Tarihi: 14.06.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/4885 Esas 2022/4272 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/4885 E. , 2022/4272 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 30. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 13/02/2014 tarihinde verilen dilekçeyle elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve tazminat talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05/04/2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalılar vekili tarafından talep edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin istinaf talebinin davalı ... ve Tic. A.Ş. yönünden kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili ve duruşmasız davalı ... ve Tic. A.Ş. vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 14/06/2022 günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden davalı ... vekili Av. ... ile karşı taraftan duruşmasız temyiz eden davalı- birleştirilen dava davalı vekili Av. .... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildi. Açık duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkiline ait dava konusu taşınmaza komşu parselde yapılan inşaat nedeniyle müdahale edildiğini belirterek, elatmanın önlenmesini, ecrimisil ve tazminat talep etmiştir.
Davalılar vekili ayrı ayrı sundukları cevap dilekçesinde, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında, davalılar vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Bölge adliye mahkemesince, duruşma yapılmadan verilen kararla; davalı ... ve ... A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı ...Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı ... ve davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve tazminat talebine ilişkindir.
1- Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- İstinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353 ve 356. maddeleri uyarınca, yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte ise bunların tamamlanmasından sonra başvurunun esastan reddine veya yeniden esas hakkında karar verebilecek; duruşma yapması halinde ise istinaf başvurusunu esastan reddetmek veya ilk derece mahkemesi hükmünü kaldırarak yeniden hüküm kurmak dâhil gerekli kararları verebilecektir.
6100 sayılı Kanunun “Yargılama Giderlerinin Kapsamı” başlıklı 323. maddesinde, karar ve ilam harçları yargılama giderleri arasında sayılmış, “Yargılama Giderlerinden Sorumluluk” başlıklı 326. maddesinde, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği düzenlenmiştir.
492 sayılı Harçlar Kanununa ekli (I) sayılı tarifenin yargı harçları başlığını taşıyan kısmında, konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden tarifede gösterilen oranda nispi karar ve ilam harcı alınacağı, bölge adliye mahkemelerinin tasdik veya işin esasını hüküm altına aldığı kararları için bu oranda karar ve ilam harcı alınacağı hükme bağlanmış ve aynı kanunun 16. madde düzenlenmesi ile de temyize konu kararla ilgili davanın nispi harca tabi olacağı öngörülmüştür.
Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 28/09/2018 tarih, 2018/2 Esas, 2018/8 sayılı Kararının gerekçesinde ise; düzelterek onamanın yargılama giderlerinden olan onama harcı bakımından bozma kararı niteliğinde olması, aslında bozulması gereken bir kararın, bozma sebebinin yeniden yargılamayı gerektirmeyecek mahiyette görülmesi nedeniyle yasanın verdiği takdir yetkisine istinaden onanmasına karar verilmesi, bunun yanında onama kararlarında harç alınacağına yönelik yasal bir düzenleme bulunmaması karşısında, düzelterek onama kararlarında onama harcı alınmayacağı görüşü benimsenmiştir.
Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya gelince; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, ilk derece mahkemesi kararını kaldırıp geçersiz hale getirmiş ve yeniden hüküm tesisi suretiyle karar verdiğinden, ilk derece mahkemesi kararı tasdik edilmediği için ayrıca istinaf harcına hükmedilmesi mümkün değildir. Başka bir deyişle bölge adliye mahkemesi, tasdik etmediği bir karar için istinaf harcı alamaz.
Taraflardan birisinin istinaf talebinin kabulü ve yeniden hüküm kurulması işlemi, aslında başlı başına bir istinaf yargılaması işlemidir. Bölge adliye mahkemesi bu aşamada işin esası ile ilgili hüküm verdiğinden, hüküm altına alınan miktar üzerinden nispi harca hükmedilmeli ve ayrıca hükmün başka bir bölümünde istinaf yargılamasına yönelik mükerrer ve çelişkili hüküm kurulmamalıdır.
O halde, bölge adliye mahkemesi tarafından yeniden kurulan hükmün A bendinin 3. paragrafında, davalı ... ve ... A.Ş.’den mükerrer nitelikte harç alınması doğru bulunmamıştır.
Bu husus kararın bozulmasını gerektirir ise de yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HMK'nin 370/2. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle davalıların temyiz itirazlarının REDDİNE; 2. bentte açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının kabulüne, bölge adliye mahkemesi hükmünün A bendinin 3. paragrafında yer alan “İstinaf başvuruları reddedildiğinden; alınması gereken 7.508,16 TL harçtan peşin alınan 2.463,80 TL harçların mahsup edildiğinde kalan 5.044,36 TL istinaf harcının davalılar ... ve ... İnşaat Taah. Müh. San. Tic. A.Ş.'den müteselsilen tahsili ile Hazineye İrat Kaydına, Harç tahsil müzekkeresinin temyiz edilen dosyalarda Dairemizce, temyiz edilmeden kesinleşen dosyalarda İlk Derece Mahkemesince ilgili Vergi Dairesine yazılmasına,” ifadesinin hükümden çıkarılmasına, HMK'nin 370/2. maddesi uyarınca bölge adliye mahkemesi hükmünün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 14.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.