Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/29909 Esas 2021/3833 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/29909
Karar No: 2021/3833
Karar Tarihi: 30.03.2021

Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/29909 Esas 2021/3833 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Nevşehir 1. Asliye Ceza Mahkemesi, sanıkın \"5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu\"na muhalefet suçundan suçlu bulunarak 1.660 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına karar vermişti. Ancak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun yargılamaya katılma hakkının verilmemesi ve gerekçeli kararın tebliğ edilmemesi nedeniyle kararın kesinleşmediğini belirterek kanun yararına bozma istemiyle dava dosyasını Daireye göndermiştir. Daire ise suç tarihinden itibaren 8 yıllık olağan dava zamanaşımının süresinin dolmuş olması nedeniyle, sanık hakkında düşme kararı verilmesi gerektiği ancak mahkûmiyetine karar verildiği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma isteğini reddetmiştir. Kararda, Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63/10, Türk Ceza Kanunu'nun 62 ve 52/2. maddeleri açıkça belirtilmiştir.
19. Ceza Dairesi         2019/29909 E.  ,  2021/3833 K.

    "İçtihat Metni"



    5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"na muhalefet suçundan sanık ..."ın anılan Kanun"un 63/10, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 1.660,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Nevşehir 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/03/2019 tarihli ve 2018/683 Esas, 2019/255 sayılı Karar sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 08/05/2019 gün ve 94660652-105-50-5596-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekinde bulunan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21/05/2019 tarih ve 2019/52845 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
    Anılan ihbarnamede;
    "Dosya kapsamına göre, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"na muhalefet suçunun, anılan Kanun"un 63/10 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 66/1-e maddelerine göre asli zamanaşımı süresinin 8 yıl, olağanüstü zamanaşımı süresinin 12 yıl olduğu, somut olayda suç tarihinin 08/06/2008 ve ilk iddianame düzenlenme tarihinin 03/05/2018 olduğu gözetilerek, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 67/2. maddesi gereğince yapılan incelemede zamanaşımını kesen neden bulunmadığı anlaşılmakla, anılan Kanun"un 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık olağan dava zamanaşımının, ilk iddianamenin düzenlendiği 03/05/2018 tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeksizin, sanık hakkında düşme kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesinde isabet görülmediği” gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla,
    Gereği görüşülüp düşünüldü;
    Suçtan doğrudan doğruya zarar gören ve yargılamaya katılma hakkı bulunan kurum olan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu dava ve duruşmadan haberdar edilmeden yargılama sonlandırıldığı gibi, adı geçen kuruma gerekçeli kararın tebligi de yapılmadığı ve bu nedenle kanun yararına bozma istemine konu kararın kesinleşmediği anlaşıldığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteğinin REDDİNE, 30/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara