Esas No: 2022/883
Karar No: 2022/4395
Karar Tarihi: 22.06.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/883 Esas 2022/4395 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2022/883 E. , 2022/4395 K.Özet:
Davacı, Hazine vekili olarak, Seyhan Belediyesi ile Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan imar düzenlemelerinin idari yargı yerinde iptal edilmesi nedeniyle kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil istemi ile dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, ancak Yargıtayın bozma kararı sonrasında davanın açılmasına sebep olan davalıların Adana Büyükşehir Belediyesi ve dava konusu taşınmazın belediye sınırlarında meydana gelen değişiklik nedeniyle davalı olduğu belirtilmiştir. Kararda, TMK'nın 1025. maddesi hükümleri ile 6100 sayılı HMK'nın 331. maddesi gereğince yapılan yargılama giderlerinden davalıların sorumlu tutulması gerektiği ifade edilmiştir. Kararda, HMK'nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir:
- Davalıların Adana Büyükşehir Belediyesi ile müşterek müteselsilen yargılama gideri ödemesi,
- Davalıların müştereken ve müteselsilen asgari ücret tarifesi uyarınca hesap edilen vekalet ücreti ödemesi.
Kanun Maddeleri:
- TMK'nın 1025. maddesi
- HMK'nın 331. maddesi
- HMK'nın 438/7 maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.06.2008 gününde verilen dilekçe ile kadastral parselin ihyası talebi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 06.09.2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... Belediyesi Başkanlığı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR
Dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı Hazine vekili; ... Köyü 1163 (191) No'lu kök parselin içinde bulunduğu alanda Seyhan Belediyesi ile Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan imar düzenlemelerinin idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek, kadastral parselin ihyası ile Hazine adına tescilini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen kararın temyiz edilmesi üzerine; Yargıtay 16. Hukuk Dairesi Başkanlığının 09/05/2014 tarih ve 2014/ 8194 Esas, 2014/ 5771 Karar sayılı ilamıyla "... kadastral parselin ihyası yani tapu kaydının eski hale getirilmesi; hükmün, ihdas parseli üzerinde oluşturulan tüm alanları (imar parselleri, yol, park vs. dahil olmak üzere hepsini) kapsaması halinde mümkündür. Farklı bir ifadeyle kısmi ihya kararı verilemez..." gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulüne dair verilen kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 02.03.2021 tarih, 2020/3806 Esas, 2021/1389 Karar sayılı ilamı ile "..davanın 3194 sayılı Kanunun 18. maddesinde 20.02.2020 tarihinde yapılan yasa değişikliği uyarınca yasa değişikliği nedeniyle reddine karar verilmelidir..." gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm, davacı vekili ile davalı ... Belediyesi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1) Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalı ... Belediyesi vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava konusu taşınmaz davalı ... ve davalı ... Belediyesi tarafından imar uygulamalarına tabi tutulmuş, ancak davalı Belediyeler tarafından yapılan imar uygulamaları İdare Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir. Böylece, davacının maliki olduğu kadastral parsel üzerinde imar uygulaması ile oluşan imar parsellerinin dayanağı idari işlemin iptal edilmesi nedeniyle sicil dayanaksız kalmış ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca imar parselleri yolsuz tescil durumuna düşmüşlerdir. Her ne kadar mahkemece dava tarihinden sonra gerçekleşen Yasa değişikliği nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de; dava, davalı ... ile davalı ... Belediyesinin yapmış olduğu idari işlem nedeniyle açılmış olup, davanın açıldığı tarihte kadastral parselin ihyasını talep etmekte haklı olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, davacının davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden söz edilemeyeceğinden ve davacının dava açma tarihinde haklı olduğu göz önüne alındığında, 6100 sayılı HMK'nın 331. maddesi gereği yapılan yargılama giderlerinden davanın açılmasına sebebiyet veren davalılar Adana Büyükşehir Belediyesi ile, dava konusu taşınmazın belediye sınırlarında meydana gelen değişiklik ile davalı ... Belediyesi sınırlarına dahil olan davalı ... Belediyesi sorumlu tutulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki; anılan bu husus kararın bozulmasını gerektirmekte ise de yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK'nun 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 1) Davalı ... Belediyesi vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının Reddine, 2) davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının;
1) Üçüncü bendinin çıkarılarak yerine "Davacı tarafından yapılan 1.560,27 TL yargılama giderinin davalılar Adana Büyükşehir Belediyesi ile davalı ... Belediyesinden müşterek müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine" ibaresinin eklenmesine,
2) Dördüncü bendinin çıkarılarak yerine "Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı ... Belediyesi ile davalı ... Belediyesinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine" ibaresinin eklenmesine, hükmün DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.06.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.