Esas No: 2021/8384
Karar No: 2022/5546
Karar Tarihi: 27.09.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/8384 Esas 2022/5546 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/8384 E. , 2022/5546 K."İçtihat Metni"
7. Hukuk Dairesi
AHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
DAVALILAR : ... vd.
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Karamürsel Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13/12/2016 tarihinde verilen dilekçeyle ecrimisil alacağından kaynaklanan menfi tespit talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16/05/2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı ve davalılar vekili tarafından talep edilmiştir. Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince davacının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne dair verilen kararın davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
KARAR
Dava, ecrimisil alacağından kaynaklanan menfi tespit talebine ilişkindir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında, davacı ve davalılar vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince davalıların istinaf başvurusunun reddine, davacının istinaf başvurusunun kabulüne, ilk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne dair verilen karar, davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Kural olarak 6100 sayılı HMK’ye göre, İstinaf Mahkemesi, İlk Derece Mahkemesi kararını hukuka uygun bulmadığı takdirde, istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verir. Bu halde, İstinaf Mahkemesi aşağıdaki kararları verebilir;
a) İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın esası hakkında yeniden karar verilmesi,
b) İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilmesi ve davanın esası hakkında karar verilmesi
Öte yandan, HMK’nin “Yargılama Giderlerinin Kapsamı” başlıklı 323. maddesinde, karar ve ilam harçları yargılama giderleri arasında sayılmış, “Yargılama Giderlerinden Sorumluluk” başlıklı 326. maddesinde, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği düzenlenmiştir.
492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (I) sayılı tarifenin yargı harçları başlığını taşıyan kısmında, konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden tarifede gösterilen oranda nispi karar ve ilam harcı alınacağı, bölge adliye mahkemelerinin tasdik veya işin esasını hüküm altına aldığı kararları için bu oranda karar ve ilam harcı alınacağı hükme bağlanmış ve aynı kanunun 16. madde düzenlenmesi ile de temyize konu kararla ilgili davanın nispi harca tabi olacağı öngörülmüştür.
Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 28/09/2018 tarih, 2018/2 Esas, 2018/8 sayılı Kararının gerekçesinde ise; düzelterek onamanın yargılama giderlerinden olan onama harcı bakımından bozma kararı niteliğinde olması, aslında bozulması gereken bir kararın, bozma sebebinin yeniden yargılamayı gerektirmeyecek mahiyette görülmesi nedeniyle yasanın verdiği takdir yetkisine istinaden onanmasına karar verilmesi, bunun yanında onama kararlarında harç alınacağına yönelik yasal bir düzenleme bulunmaması karşısında, düzelterek onama kararlarında onama harcı alınmayacağı görüşü benimsenmiştir.
Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya gelince; Bölge Adliye Mahkemesi, İlk Derece Mahkemesi kararını kaldırıp geçersiz hale getirdikten sonra, yeniden hüküm tesisi suretiyle karar verdiğinden, İlk Derece Mahkemesi kararı tasdik edilmediği için ayrıca istinaf harcına hükmedilmesi mümkün değildir. Başka bir deyişle Bölge Adliye Mahkemesi, tasdik etmediği bir karar için istinaf harcı alamaz.
Taraflardan birisinin istinaf talebinin kabulü ve yeniden hüküm kurulması işlemi, aslında başlı başına bir istinaf yargılaması işlemidir. Bölge Adliye Mahkemesi bu aşamada işin esası ile ilgili hüküm verdiğinden, hüküm altına alınan miktar üzerinden nispi harca hükmedilmeli ve ayrıca hükmün başka bir bölümünde istinaf yargılamasına yönelik mükerrer ve çelişkili hüküm kurulmamalıdır.
O halde, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yeniden kurulan hükmün D bendinde, karar tasdik edilmediğine göre davalı taraftan mükerrer harç alınması şeklinde karar verilmesi doğru bulunmamıştır.
Bu husus kararın bozulmasını gerektirmiş ise de yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HMK'nin 370/2. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, Bölge Adliye Mahkemesi hükmünün D bendinde yer alan “Davalıların istinaf başvurusu reddedildiğinden alınması gereken 1.811,44 TL harçtan peşin alınan 453,00 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 1.358,44 TL harcın davalılardan alınarak Maliye Hazinesine gelir kaydına,” ifadesinin hükümden çıkarılmasına, HMK'nin 370/2. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi hükmünün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin alınan harcın ilgiliye iadesine, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 27.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.