Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/21207 Esas 2022/8251 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/21207
Karar No: 2022/8251
Karar Tarihi: 27.09.2022

Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/21207 Esas 2022/8251 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen hükümlere yönelik yapılan istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi ise çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükümlerin temyiz edilebilir olduğu ancak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlerin kesin nitelikte olduğunu belirtmiştir. Sanık müdafilerinin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna yönelik temyiz istemi reddedilirken, çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçuna yönelik temyiz istemleri ise reddedilmeden hüküm onanmıştır. Ancak, müşterek hakimiyet kurularak mağdureye yönelik gerçekleştirilen cinsel istismar eylemleri nedeniyle sanık ...'in suç vasfında yanılgıya düşülerek eyleminin teşebbüs aşamasında kaldığından bahisle TCK'nın 103/2, 103/3-a, 35. maddeleri uyarınca hüküm kurulması karşısında, bu konuya yönelik temyiz itirazları yerinde görülmüştür. Kararda 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 286, 288, 289, 294 ve 298'inci maddelerine açıklık getirilmiştir.
9. Ceza Dairesi         2021/21207 E.  ,  2022/8251 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
    SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma, çocuğun nitelikli cinsel istismarı
    HÜKÜM : Sanıkların atılı suçlardan mahkumiyetlerine dair İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 03.02.2020 gün, 2019/263 Esas ve 2020/41 Karar sayılı hükümlere yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi

    İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286' ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükümlerin temyiz edilebilir olduğu, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlerin kesin nitelikte olduğu, 260'ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291'inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294'üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298'inci maddesinin birinci fıkrası gereği kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin reddinin gerektiği, diğer hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
    Sanık ... müdafisinin duruşmalı inceleme taleplerinin, 7079 sayılı Kanun’un 94'üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299'uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
    Sanıklar müdafilerinin sanıklar hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Hükmedilen cezaların miktar ve türü gözetildiğinde, 5271 sayılı CMK'nın 286/2-a. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının temyizi mümkün olmadığından, sanıklar müdafilerinin söz konusu hükme yönelik temyiz istemlerinin aynı Kanunun 298. maddesi gereğince REDDİNE,
    Sanık ... hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükme yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    5271 sayılı CMK'nın 288 ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler nazara alınıp,
    aynı Kanunun 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri ve sanık ... müdafisi, katılan mağdure vekili ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz dilekçelerinde belirttikleri nedenler de gözetilerek yapılan değerlendirmede, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen yargılama neticesinde vaki istinaf başvurusunun esastan reddine dair kurulan hükme yönelik temyiz sebepleri yerinde görülmediğinden, sanık müdafisi, katılan mağdure vekili ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz istemlerinin 5271 sayılı CMK'nın 302/1. madde ve fıkrası gereğince esastan reddiyle hükmün ONANMASINA,
    Sanık ... hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükme yönelik temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, ilk derece mahkemesinin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdiriyle anılan hükme ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararı nazara alındığında yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Mevcut haliyle aralarında fikir ve eylem birliği bulunan sanıkların üzerinde müşterek hakimiyet kurmak suretiyle direncini kırdıkları mağdureye yönelik cinsel istismar eylemlerini aynı mekanda aynı anda gerçekleştirdikleri ve her birinin bizzat işlediği eylemden ayrı olarak diğerinin eylemine TCK'nın 37. maddesi anlamında katılması nedeniyle Sanık ...'in çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan TCK'nın 102/2, 103/3-a. maddeleri uyarınca cezalandırılması gerekirken suç vasfında yanılgıya düşerek eyleminin teşebbüs aşamasında kaldığından bahisle TCK'nın 103/2, 103/3-a, 35. maddeleri uyarınca hüküm kurulması karşısında, söz konusu karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine esastan reddedilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafisi, katılan Bakanlık vekili ile katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin 02.03.2021 gün ve 2020/585 Esas, 2021/333 Karar sayılı vaki istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik hükmünün 5271 sayılı CMK'nın 302/2-4. madde ve fıkrası gereğince BOZULMASINA, dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmesine, 27.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara