Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2016/934 Esas 2016/3050 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/934
Karar No: 2016/3050
Karar Tarihi: 23.05.2016

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2016/934 Esas 2016/3050 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2016/934 E.  ,  2016/3050 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hüküm : Mahkûmiyet


    Temyiz incelemesi, müdafii duruşma talebinde bulunan sanık ... hakkında duruşmalı, diğer sanık ... hakkında ise duruşmasız olarak yapıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    A) Sanık ... hakkındaki hükmün incelenmesinde:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    2- Hükmolunan adli para cezasının taksitlendirilmesi sırasında, TCK"nın 52. maddesinin 4. fıkrasına aykırı olarak taksit aralığının gösterilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca giderilmesi mümkün bulunduğundan;
    1- TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanık hakkında, TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması,
    2- Hüküm fıkrasının taksitlendirmeye ilişkin bölümünde yer alan “24 eşit taksitte” ibaresinden önce gelmek üzere “her ay bir taksit olmak üzere” ibaresinin yazılması,
    Suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, hükmolunan hapis cezasının miktarı ile tutuklama tarihine göre, sanık hakkındaki salıverme isteğinin reddine,
    B) Sanık ... hakkındaki hükmün incelenmesinde:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; sanığın hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan ..."a uyuşturucu madde sattığı sabit ise de; sanığın savunmasının aksine, Selehattin Şen"de ele geçirilen uyuşturucu maddeyi bu kişiye sattığına ilişkin kuşku sınırlarını aşan kesin ve yeterli delil bulunmadığı gibi sattığı ileri sürülen uyuşturucu maddelerin ele geçmemesi nedeniyle uyuşturucu veya uyarıcı madde olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeden, sanık hakkında hükmolunan cezanın TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca arttırılması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
    2- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    3-Hükmolunan adli para cezasının taksitlendirilmesi sırasında, TCK"nın 52. maddesinin 4. fıkrasına aykırı olarak taksit aralığının gösterilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları ile müdafiinin duruşmadaki sözlü savunması bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince re"sen de temyize tabi olan hükmün BOZULMASINA; tutuklama koşullarında bir değişiklik bulunmamasına ve tutuklu kaldığı süreye göre sanık hakkındaki salıverilme isteğinin reddine
    23.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
    TEFHİM TUTANAĞI: 23.05.2016 tarihinde verilen bu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı ..."in katılımıyla ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Av. ..."ın yokluğunda 02.06.2016 tarihinde, açık olarak okunup anlatıldı.










    Hemen Ara