Esas No: 2021/6222
Karar No: 2022/6644
Karar Tarihi: 07.11.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/6222 Esas 2022/6644 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/6222 E. , 2022/6644 K.Özet:
Davacının, mülkiyeti Hazineye ait olan bir arazideki limon ağaçlarının davalı tarafından müdahale edilip meyvelerinin haksız olarak alındığı gerekçesiyle zilyetliğin korunması talebi reddedilmiştir. Davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, ancak Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi tarafından başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. İlk derece sulh hukuk mahkemesinin verdiği zilyetliğin korunmasına dair karar hakkında Bölge Adliye Mahkemesinin verdiği karar kesin olup, temyizi kabil değildir. Kararda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-b maddesi gereği bölge adliye mahkemelerinin verdiği kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacak davalar belirtilmiştir. Buna göre kira ilişkisinden ... ve miktar veya değeri itibarıyla temyiz edilebilen alacak davaları hariç olmak üzere 4 üncü maddede gösterilen davalar ile özel kanunlarda sulh hukuk mahkemesinin görevine girdiği belirtilen davalar hariç olmak üzere bölge adliye mahkemelerinin kararları hakkında temyiz yoluna başvurulamaz.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Erdemli Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 02/11/2016 tarihinde verilen dilekçeyle zilyetliğin korunması talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 20/01/2021 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde, mülkiyeti Hazineye ait olan 56 ada 210 parselde müvekkilinin limon ağaçları bulunduğunu, davalının müdahalede edip meyveleri haksız olarak aldığını belirterek, elatmanın önlenmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Asliye hukuk mahkemesinde yapılan yargılama sonunda, davanın reddine dair verilen karar hakkında davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuş, bölge adliye mahkemesince davanın sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiğinden bahisle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak dosya mahkemesine gönderilmiştir. Görevsizlik kararı üzerine sulh hukuk mahkemesinde yapılan yargılama sonunda davanın reddine dair verilen karar hakkında davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuş, bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, zilyetliğe dayalı elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesinde; bölge adliye mahkemelerinin, 26.09.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2. maddesi uyarınca Resmi Gazete'de ilan edilecek göreve başlama tarihi olan 20.07.2016'dan sonra verilen hükümler hakkında HMK'nin 361 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan temyize dair hükümler uygulanır. Buna göre bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinden verilen temyiz edilebilir nihai kararlarına karşı temyiz yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarına karşı temyiz yolunun açık olması kural ise de, bu kuralın istisnaları 362. maddede sayılmış, maddenin birinci fıkrasının "b" bendine göre kira ilişkisinden ... ve miktar veya değeri itibarıyla temyiz edilebilen alacak davaları hariç olmak üzere 4 üncü maddede gösterilen davalar ile (23.6.1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunundan doğup taşınmazın aynına ilişkin olan davalar hariç) özel kanunlarda sulh hukuk mahkemesinin görevine girdiği belirtilen davalarla ilgili bölge adliye mahkemelerinin kararları hakkında temyiz yoluna başvurulamaz.
Somut uyuşmazlıkta ise, zilyetliğin korunmasına dair davanın, ilk derece mahkemesince reddine karar verilmiş, bu karara ilişkin davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/(1)-b.1 maddesi gereğince başvurunun esastan reddine dair verilen karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nin 362/1-b maddesi gereği ilk derece sulh hukuk mahkemesinin zilyetliğinin korunmasına dair kararı hakkında Bölge Adliye Mahkemesinin verdiği karar kesin olup, temyizi kabil olmadığından temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle davacı vekilinin TEMYİZ DİLEKÇESİNİN REDDİNE, peşin harcın yatırına iadesine, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE, kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 07/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.