Esas No: 2022/9095
Karar No: 2022/9539
Karar Tarihi: 26.10.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2022/9095 Esas 2022/9539 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2022/9095 E. , 2022/9539 K.Özet:
Sanık, çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve yağma suçlarından mahkum edilmiş, yağma suçundan beraat etmiştir. Mahkeme kararı temyiz edilmiştir. Yargıtay kapatılan 14. Ceza Dairesi, katılan mağdure vekilinin temyiz isteminin reddine, sanık müdafisinin mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde hükümlerin onanmasına karar vermiştir. Ancak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itiraz etmiştir. Yargıtay kapatılan 14. Ceza Dairesi itirazın yerinde görülmeyerek reddedilmiştir. Dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na gönderilmiştir. Genel Kurul, çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve yağma suçlarından temyiz incelemesi yapılmasına karar vermiştir. Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ile yağma suçlarından hüküm tesis edilmesine onanırken, çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan tesis edilen hüküm bozulmuştur. Bozma gerekçesi ise mağdurenin ruh sağlığının kalıcı ve sürekli olarak bozulduğunun belirtilmesine rağmen sanık hakkında lehe kanuna göre cezalandırılmamış olmasıdır. Bu nedenle, sanığın
"İçtihat Metni"
Sanık ... hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve yağma suçlarından gerçekleştirilen yargılama sonucunda çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyeti ile yağma suçundan beraatine dair Silifke Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 19.11.2015 gün ve 2015/89 Esas, 2015/324 Karar sayılı hükümlerin sanık müdafisi ile katılan mağdure vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay kapatılan 14. Ceza Dairesinin 03.03.2021 gün ve 2016/12055 Esas, 2021/1784 Karar sayılı katılan mağdure vekilinin temyiz isteminin reddi ve sanık müdafisinin mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde ise hükümlerin onanması yönündeki kararına Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02.04.2021 günlü, KD-2016/8849 sayılı itiraznamesiyle 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle eklenen 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesinin iki ve üçüncü fıkraları gereğince itiraz edilmesi üzerine Yargıtay kapatılan 14. Ceza Dairesinin 24.06.2021 gün ve 2021/1380 Esas, 2021/4496 sayılı Kararıyla itirazın yerinde görülmeyerek reddiyle, bu hususta karar verilmek üzere dosyanın gönderildiği Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 24.03.2022 gün ve 2021/(Kapatılan)14-258 Esas, 2022/209 Karar sayılı ilamıyla itirazın birinci uyuşmazlık konusu yönünden kabulü ile katılan mağdure vekilinin temyiz isteminin reddi ile çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlerin onanmasına ilişkin Daire kararının kaldırılmasına ve katılan mağdure vekilinin temyiz talebinin de değerlendirilmesi suretiyle çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve yağma suçlarından temyiz incelemesi yapılmasına dair verilen kararla birlikte gönderilen dosya tetkik edilmekle gereği görüşüldü:
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ile yağma suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Muhakeme safahatını yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, iddia ve savunma ile tüm delillerin eksiksiz olarak kararda gösterildiği, hükmedilen cezanın nevi ve miktarı itibarıyla kanuni sınırlar içinde tayin edildiği gibi beraat hükmünün de dosya kapsamına uygun olduğu anlaşıldığından, sanık müdafisi ile katılan mağdure vekilinin yerinde görülmeyen temyiz taleplerinin reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
ATK 6. İhtisas Kurulunca düzenlenen 03.12.2014 tarihli raporda mağdurenin olay nedeniyle ruh sağlığının kalıcı ve sürekli olarak bozulduğunun belirtilmesi karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 103/6. maddesi uygulanıp, belirlenecek lehe kanuna göre cezalandırılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafisi ile katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 26.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.