Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/3419 Esas 2022/7244 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/3419
Karar No: 2022/7244
Karar Tarihi: 28.11.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/3419 Esas 2022/7244 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacılar, miras bırakanın yaptığı vasiyetname nedeniyle saklı paylarının ihlal edildiğini belirterek tenkis istemişlerdir. Davalı ise, vasiyetnamenin 2004 yılında açılıp okunduğunu ve talebin zamanaşımına uğradığını savunmuştur. Mahkeme, yapılan hesaplamalara uygun olarak davanın kabulüne ve faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacılara miras payları oranında verilmesine karar vermiştir. Temyiz başvurusu reddedilirken, tenkis alacağına karar tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği belirtilmiş ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 564/2. maddesine atıfta bulunulmuştur.
7. Hukuk Dairesi         2022/3419 E.  ,  2022/7244 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 12/08/2009 gününde verilen dilekçe ile tenkis istenmesi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02/03/2022 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R
    Dava, tenkis isteğine ilişkindir.
    Davacılar vekili, miras bırakan ...’nun düzenlediği vasiyetname ile mal varlığının tamamını davalı oğluna vasiyet ettiğini, düzenlenen vasiyetname nedeniyle müvekkillerinin saklı paylarının ihlal edildiğini belirterek, vasiyetnamenin tenkisine karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı vekili, vasiyetnamenin 2004 yılında açınıp okunduğunu, bu sebeple davacılar talebinin zamanaşımına uğradığını, vasiyet edilen malların müvekkilin katkı ve çabası ile meydana getirldiğini, davacıların ise hiçbir katlısının bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın temyizi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 30.03.2021 tarihli 2020/3524 Esas, 2021/1882 Karar sayılı ilamı ile "hesap bilirkişisinden bozma ilamına uyularak alınan rapor sonucunda sabit tenkis oranının belirlenmesinde kural olarak isabetsizlik yoktur. Ne var ki; bozma ilamında sabit tenkis oranına göre bölünemeyen malın, karar tarihindeki rayice göre değeri belirlenmeli ve bu değerin sabit tenkis oranıyla çarpımından bulunacak naktin ödenmesine karar verilmesi gerektiğine işaret edilmesine rağmen mahkemece bozma ilamına uyulduğu belirtildikten sonra bozma öncesi 10.04.2015 tarihli celsesinde taraf vekillerinin taşınmaz değerinin 400.000,00 TL edeceğine dair ortak beyanları esas alınarak hesap yapılması hatalıdır. Hal böyle olunca; taşınmazın gerektiğinde yeniden keşif yapılarak güncel değeri belirlenmek suretiyle karara en yakın tarihteki rayiç değeri belirlenerek bu değerin sabit tenkis oranıyla çarpımından bulunacak nakdin ödenmesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur." gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın kabulü ile tenkis alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara miras payları oranında verilmesine, karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1)Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2) Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Somut olayda; hüküm altına alınan tenkis alacağı 4721 sayılı TMK′nın 564/2. maddesi uyarınca karar tarihi esas alınmak suretiyle belirlendiğinden, tenkis alacağına karar tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, tercih tarihinden itibaren faize hükmedilmiş olması doğru değildir. Bu husus kararın bozulmasını gerektirmiş ise de, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1. bendinde yeralan "dava" ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine "karar" ibaresi eklenmek suretiyle düzeltilmesine, kararın DÜZELTİLMİŞ ve DEĞİŞTİRİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.11.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.











    Hemen Ara