Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2021/6898 Esas 2022/4188 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/6898
Karar No: 2022/4188
Karar Tarihi: 30.03.2022

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2021/6898 Esas 2022/4188 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi, alacaklı tarafından açılan davada üçüncü kişinin istihkak iddiasını reddetmiştir. Ancak, yapılan inceleme ve araştırmanın yetersiz olduğu gerekçesiyle karar temyiz edilerek Yargıtay'a iletilmiştir. Yargıtay, dosyanın tekrar incelenmesi gerektiğine karar vermiş ve eksik araştırma sonucu verilen kararın hatalı olduğunu belirtmiştir. Kararın uygulanması gereken kanun maddesi 6100 sayılı HMK'nın 373/2. maddesidir.
12. Hukuk Dairesi         2021/6898 E.  ,  2022/4188 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi


    Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Davacı alacaklı, alacaklı şirket tarafından borçluya satılan malların haczedildiğini, borçlu ile üçüncü kişi arasında danışıklı işlemler yapıldığını açıklayarak davanın kabulü ile üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı üçüncü kişi, borçlu ile yaptıkları kira sözleşmesinin feshediliğini, haczedilen ürünlerin fabrika mütemmim cüzü olduğunu, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, haciz tarihinden 10 gün önce düzenlenen fesih sözleşmesinin her zaman düzenlenebilecek nitelikte olduğu, üçüncü kişi şirket yetkilisi tarafından verilen ibranamede borçlu şirket şirket yetkilisi Fehmi Eşen'in ibra edilip, diğerlerinin edilmemesinin de fesih sözleşmesinin gerçeğe uygun düşmediğini gösterdiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı üçüncü kişi istinaf yoluna başvurmuştur.
    İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince, 14.6.2014 tarihli kira sözleşmesi ile bir kısım demirbaşlarla birlikte fabrika binasının üçüncü kişi tarafından borçluya kiraya verildiği, 15/05/2015 tarihinde kira sözleşmesinin feshedildiği, haciz tarihi itibariyle borçlu şirketin haciz yapılan fabrika binasında bulunmadığı, borçlu şirketle 3.kişi şirket yetkilileri ve ortakları yönünden bir bağlantının bulunmadığı, 3. kişi şirketin kuruluşunun borcun doğumundan önce 17/08/1995 olduğu gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiş, karar davacı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, alacaklının İİK’nın 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Mahkemece, davacı üçüncü kişi, alacaklı ile ulaşılabilmesi halinde borçlu şirkete ait ticari defterler ile yapılan kira ödemelerini gösterir kayıtların getirtilerek mali müşavir ve makine mühendisi bilirkişiye inceleme yaptırılmak sureti ile davacı ile borçlu arasındaki kira ilişkisinin gerçek bir kira ilişkisi olup olmadığı, kira bedeli ödemelerinin defter kayıtlarında yer alıp almadığının belirlenmesi; kira sözleşmesinin ilgili Vergi Dairesine bildirilip bildirilmediği ve stopaj ödenip ödenmediğinin araştırılması,ayrıca mahcuzların demirbaş kayıtlarında yer alıp almadığı, menkullere ilişkin faturaların defterlerde kayıtlı olup olmadığının saptanması, gerekirse keşif yapılmak sureti ile hacze konu mahcuzların kira sözleşmesinde demirbaş olarak teslim edilen menkuller ile aynı olup olmadığının kira sözleşmesinin maddeleri de nazara alınarak belirlenmesi, öte yandan alacaklı ile borçlu arasında ticari ilişki olup olmadığı, alacaklının hacze konu menkulleri borçluya sattığına ilişkin iddialarının delil olarak sunulan fatura, sevk irsaliyeleri ve fotoğraflar çerçevesinde değerlendirilmesi, incelenen defterlerin açılış ve kapanış tasdikinin yapılıp yapılmadığı, defterlerin sahibi lehine delil vasfı taşıyıp taşımadığı hususları da nazara alınarak bu araştırma sonucu elde edilecek bilgi ve belgelerin dosyada bulunan bütün deliller ile birlikte değerlendirilmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesinin 20/12/2019 tarih ve 2019/806 Esas, 2019/2711 Karar sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2.maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 30/03/2022 gününde oy birliği ile karar verildi.






    Hemen Ara