Esas No: 2022/5998
Karar No: 2022/8788
Karar Tarihi: 14.09.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/5998 Esas 2022/8788 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2022/5998 E. , 2022/8788 K.Özet:
Davacı 3. kişi, borçlu şirketin haczine konu olan malların borcuna istinaden şirkete satıldığını, bu nedenle malların zilyetlik ile birlikte şirketin mülkiyetine geçtiğini ve davanın kabulü ile haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı alacaklı vekili ise hacizli malların borçlu tarafından satın alındığını iddia ederek davanın reddini talep etmiştir. İlk yargılamada davacı lehine hüküm verilmiştir. Ancak Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, davacı ve davalı arasındaki ticari defter kayıtlarının incelenmesi gerektiğine karar vermiştir. Ticari defterlerin sunulması için davacı tarafa kesin süre verilmiş ancak ticari defterler bulunamamıştır. Bu nedenle, kararın reddi gerekçesi ile davanın kabul edilmemesi doğru değildir ve karar bozulmuştur. Kararın bozulmasına rağmen, mahkeme kararının onandığı anlaşılmış ve davacının karar düzeltme istemi kabul edilmiştir. İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca karar bozulmuştur.
İİK'nun 96. maddesi, haciz işlemine itiraz edebilen üçüncü kişilerin mülkiyet iddialarını ileri sürme hakkını düzenlemektedir.
İİK'nun 366. maddesi, temyiz incelemesi sonucunda verilen kararların kesinleştiğini ve uygulanacağını belirtmektedir.
HUMK’nun 428. maddesi, temyiz sürecinde yapılan incelemeler sonucunda kararın bozulması gerektiğinde bunun açıklanması ve davaya ilişkin hüküm verilmesi gerektiğini düzenlemektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onınmasını mutazammın 01/03/2022 tarih, 2022/1774 E.-2022/2543 K. sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki davacı-3.kişi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Davacı 3.kişi, borçlu şirketin 3.kişi şirkete olan borcuna istinaden davaya konu mahcuzların 3.kişi şirkete satıldığını, hacze konu malların zilyetlik ile birlikte 3.kişi şirketin mülkiyetine geçtiğini, belirterek davanın kabulü ile menkuller üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı alacaklı vekili, borçlu ve davacı 3.kişinin ortak olduğunu, hacizli malların borçlu tarafından satın alındığını ve haciz adresine teslim edildiğini açıklayarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, ilk yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı ve davacı 3. kişinin temyizi üzerine, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2012/14869 Esas, 2014/4334 Karar sayılı, 25.03.2014 tarihli kararı ile ... 2.Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/102 Esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılarak kesinleşen sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş; karara karşı davacı 3. kişi tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin 25.9.2018 tarih, 2015/22687 Esas, 2018/16143 karar sayılı ilamı ile; davacı 3. kişilerin, davalı alacaklı ve takip borçlularının tutmaları zorunlu ticari defterlerinin getirtilerek taraflarca gösterilen faturaların, sevk irsaliyelerinin, mahcuzların kendi uhdelerinde kalmasına yol açan hukuki ilişkilerle ilgili kayıt ve ödemelerin tarafların ticari defterlerine işlenip işlenmediği, işlenmişse bu defterlerin usulüne uygun tutulup tutulmadığı hususlarının yapılan ödemeler ve varsa banka kayıtları da dikkate alınarak açıklığa kavuşturulması, bu araştırma ve inceleme sonucu elde edilen bilgilerin dosyada bulunan diğer delillerle birlikte değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle karar düzeltme talebinin kabulü ile değişik gerekçe ile bozma kararı verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak, davacı vekili tarafından kesin süre içerisinde ticari defterlerin ve zayii belgesinin sunulmadığı, ispat yükünün davalıda olduğu, davalı tarafça davacının ticari defterlerine delil olarak dayanıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı 3.kişi tarafından temyiz edilmiştir. Dairemizin 01.03.2022 tarih, 2022/1774 Esas,2022/2543 karar sayılı ilamı ile kararın onanmasına karar verilmesi üzerine dava 3.kişi tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur.
Dava İİK'nin 96 ve devamı maddelerine dayalı 3. kişinin istihkak iddiasına ilişkindir.
Dava konusu haciz, dayanak çek adresinde veya borçluya ödeme emri tebliğ edilen adreste yapılmamış, haciz sırasında borçlu hazır olmadığı gibi borçlu adına evrak da bulunmamıştır. Buna göre, mülkiyet karinesi davacı 3. kişi lehine olup, davanın İİK m. 96 gereğince 3. kişi tarafından açılması ispat yükünün yer değiştirmesine neden olmaz. Mülkiyet karinesinin aksinin davalı alacaklı tarafından inandırıcı ve güçlü delillerle ispat edilmesi gerekir. Davalı alacaklı dava konusu malların alacaklı tarafından borçluya satıldığını ve haciz adresine teslim edilen mallar olduğunu iddia etmiş, davacı 3. kişi de bu malların bedelinin borçlu ile imzalanan 12.03.2012 tarihli sözleşme ile borçlunun borcuna karşılık alındığını ileri sürmüştür.Bu doğrultuda Mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince 3.kişinin defterlerinin sunulması için davacı tarafa kesin süre verilmiş, davacı tarafça ticari defterlerin 2013-2014 yıllarında ... 2. Ağır Ceza Mahkemesine ibraz edildiğinin beyan edildiği, ticari defterlerin gönderilmesi için ... 2. Ağır Ceza Mahkemesine yazılan müzekkere cevabında ... İlçe Emniyet Müdürlüğüne ticari defterlerin iadesi için müzekkere yazıldığı ve ticari defterlerin mahkemede bulunmadığı hususunun bildirildiği, ... İlçe Emniyet Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında ise şirketle alakalı herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanılmadığının bildirildiği anlaşılmakla söz konusu ticari defterlerin bulunmadığı, davacı 3.kişinin iradesi dışında incelenemediği anlaşılmakla davalı alacaklının karinenin aksini ispatlayamadığı gibi davacı 3. kişi ile borçlu arasında danışıklı işlem yapıldığı iddiasını ispat edebilecek yeterli delil dosyaya sunamadığı görülmüştür.
O halde, Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönüne alınarak, davanın kabulü yerine oluşa ve dosya içeriğine uygun düşmeyen gerekçe ile reddine yönelik hüküm kurulması doğru olmamıştır. Dairemizce, kararın bu nedenle bozulması gerekirken, onandığı anlaşılmakla davacı 3.kişinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
SONUÇ : Davacının karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 01.03.2022 tarih ve 2022/1774 Esas - 2022/2543 Karar sayılı onama ilâmının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 14.09.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.