Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/1726 Esas 2022/9701 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1726
Karar No: 2022/9701
Karar Tarihi: 03.10.2022

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/1726 Esas 2022/9701 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi tarafından verilen bir kararın temyiz incelemesi yapılmıştır. Borçlu tarafından vekalet ücreti yönünden temyiz talebi reddedilmiştir. Alacaklı tarafından ise, genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi sırasında temlik eden alacaklı bankanın, dosya borçlularından birine yapılan ödeme karşılığı alacağı diğer borçlulara temlik etmesinden sonra, borçluların müteselsilen sorumlu olduğu gerekçesiyle borçlular tarafından yapılan temyiz talebi kabul edilip karar bozulmuştur. Kararda, İcra ve İflas Kanunu’nun 363/1. maddesi ve ek 1. maddesindeki kesinlik sınırı ile ilgili bilgi verilmiştir. Ayrıca, alacağın temliki ile ilgili olarak Türk Borçlar Kanunu’nun ilgili maddeleri açıklanmıştır. Kararın detayları için dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: İcra ve İflas Kanunu’nun 4949 Sayılı Kanunla değiştirilen 363/1. maddesi ve ek 1. maddesi; Türk Borçlar Kanunu’nun 183. maddesi ve devamı maddeleri; 5311 sayılı Kanun ile değişik İcra ve İflas Kanunu’nun 364/2. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373/2. maddesi.
12. Hukuk Dairesi         2022/1726 E.  ,  2022/9701 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu ile alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Davacı borçlunun temyizi yönünden;
    Davacı borçlu vekili, davalı T.C. ... A.Ş. vekili lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuş olup, İcra ve İflas Kanunu’nun 4949 Sayılı Kanunla değiştirilen 363/1. maddesinin son cümlesindeki kesinlik sınırının aynı Kanunun ek 1. maddesinin 1. fıkrası uyarınca 01.01.2021 tarihinden itibaren artırılan miktarı dikkate alındığında uyuşmazlık konusu değerin 12.380,00 TL'yi geçmediği bu nedenlerle mahkeme kararının temyiz kabiliyetinin olmadığı anlaşıldığından temyiz talebinin REDDİNE,
    2-Davalı alacaklının temyizi yönünden;
    Temlik eden alacaklı banka tarafından borçlular aleyhine kredi sözleşmesi alacağına istinaden genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine geçilmiş, takibin kesinleşmesinden sonra alacaklı T.C. ... Anonim Şirketi tarafından, dosya alacağı 08.07.2019 tarihinde dosya borçlularından ...’ a temlik edilmiştir.
    Genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde davacı borçlu vekili, müvekkili adına kayıtlı taşınmaz ve araçlar üzerine konulan hacizlerin kaldırılmasına, usulsüz olarak tanzim edilen temlik belgesinin ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiş olup ilk derece mahkemesi tarafından ; davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine davacı borçlu vekili, temlik alan davalı alacaklı ... vekili ve temlik eden davalı T.C. ... A.Ş. vekili tarafından ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulmuş, Bölge Adliye Mahkemesince; davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı borçlu vekili ve davalı T.C. ... A.Ş. vekilinin istinaf başvurularının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davalı T.C. ... A.Ş. yönünden davanın husumet yokluğundan reddine, davacının davasının kabulü ile takip dosyasındaki ödeme emrinin davacı borçlu yönünden iptaline karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı davalı temlik alan alacaklı ... vekili ve davacı borçlu vekili temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
    Alacağın temliki, 6098 sayılı TBK madde 183. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Rızai temliki düzenleyen TBK’ nun 183. maddesi; “Kanun, sözleşme ve işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını almaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir.” hükmünü içermektedir. Bu hükümden de açıkça anlaşılacağı üzere; alacağın temliki, bir alacağın alacaklı tarafından bir başka kimseye devredilmesidir. Bu suretle borç münasebetinde alacaklının şahsında bir değişiklik vuku bulmakta, eski alacaklının (temlik edenin) yerini yeni alacaklı (temellük eden) almaktadır. Aynı zamanda, temlik edilen alacak eski alacaklının malvarlığından çıkarak yeni alacaklının mamelekine dâhil olmakta, alacağı talep etmek hakkı da
    yeni alacaklıya intikâl etmektedir (Y.3. HD. 30/06/2020 Tarih, 2020/1 Esas, 2020/3730 Karar sayılı ilamı).
    Hak sahibi alacaklı bankanın, müteselsil sorumluluk esaslarına göre, borçlulardan birine müracaat ederek hakkını almasından sonra, ödeyen kişi, kendisi ile aynı sıfatı haiz olarak aynı sorumluluk seviyesinde bulunan diğer borçlulara müracaat edebilir.
    Somut olayda; alacaklı bankanın, kendisine yapılan ödeme karşılığında dosya borçlularından ...’a dosya borcunu temlik etmesinden sonra, ... temlik edenin tüm haklarına sahip olup, diğer takip borçluları temlik alana karşı müteselsilen sorumludurlar. Bir başka anlatımla alacaklı bankanın, dosya alacağını yapılan ödeme karşılığı ...’ a temlik etmesi, takip dosyasındaki diğer borçluları ‘’müteselsil sorumluluk esası’’ gereği borçtan kurtarmaz ve bu borçlular yönünden alacaklılık ve borçluluk sıfatının birleştiğinden söz edilemez.
    O halde mahkemece, borçlunun bu yöne ilişkin ödeme emrinin iptali talebinin reddi ile diğer itiraz ve şikayet nedenleri incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken alacaklılık ve borçluluk sıfatlarının bir şahısta birleştiği gerekçesiyle istemin kabulü yönünde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 21.12.2021 tarih ve 2021/1843 E. - 2021/1915 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 03.10.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara