Esas No: 2022/11250
Karar No: 2022/10103
Karar Tarihi: 11.10.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/11250 Esas 2022/10103 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2022/11250 E. , 2022/10103 K.Özet:
Mahkeme, bir ticari işletme yöneticisinin kasten alacaklıyı zarara uğratması suçlamasıyla yargılanan sanığın beraatine karar vermiştir. Ancak temyiz isteği üzerine yapılan incelemede suç tarihi olan 03/11/2010 tarihi ile mahkeme karar tarihi arasında zamanaşımını kesen başkaca bir hüküm ve işlem bulunmaması nedeniyle, 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin 03/11/2018 tarihinde gerçekleştiği anlaşılmıştır. Bu nedenle hükmün bozulmasına ve davanın düşmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir:
- 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağan zamanaşımı süresine tabi bulunması
- 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA
- 5271 sayılı CMK’nın 223/8 maddesi uyarınca gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle davanın DÜŞMESİNE
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
SUÇ : Ticari işletme yöneticisinin kasten alacaklıyı zarara uğratması
HÜKÜM : Beraat
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
Suç tarihi itibariyle sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre davanın 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağan zamanaşımı süresine tabi bulunması, takibin kesinleşme tarihi olan 03/11/2010 tarihinin suç tarihi olarak kabulü gerekip, suç tarihi olan 03/11/2010 tarihi ile mahkeme karar tarihi arasında zamanaşımını kesen başkaca bir hüküm ve işlem bulunmaması nedeniyle, 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin 03/11/2018 tarihinde yargılama sırasında gerçekleşmiş bulunduğunun anlaşılması,
Bozmayı gerektirmiş, müşteki vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8 maddesi uyarınca gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle davanın DÜŞMESİNE, 11/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.