Esas No: 2015/1751
Karar No: 2015/581
Karar Tarihi: 13.05.2015
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Ruhsatsız bıçak taşıma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/1751 Esas 2015/581 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkların uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkumiyeti hüküm altına alınmıştır. Ancak, sanık Kamil Yalçın hakkında ruhsatsız bıçak taşıma suçundan da mahkumiyet kararı verilmiştir. Karar incelendiğinde, gerekçeli kararında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verildiği, cezanın infaz rejimi hakkında karar verildiği belirtilmiştir. Ancak, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasında çelişki olduğu tespit edildiğinden karar bozulmuştur. Sanık hakkındaki adli para cezası ve yargılama giderinin Türk Lirasına dönüştürülmesi, TCK'nın 52. maddesi uyarınca adli para cezasının ödenmemesi halinde yapılacak işlemlerin belirtilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, diğer sanık hakkında ölüm haberinin doğru olmadığı tespit edilmiştir. Bu durumda, kamu davasının düşmesine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda TCK'nın 58, 52, ve 64/1. maddelerine atıfta bulunulmuştur.
20. Ceza Dairesi 2015/1751 E. , 2015/581 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : a) Uyuşturucu madde ticareti yapma(Her iki sanık hakkında)
b) Ruhsatsız bıçak taşıma (Sanık Kamil Yalçın hakkında)
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
A) Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Gerekçeli kararın sadece iddianame başlıklı bölümünde “sanığın 10/03/2006 tarihli adli sicil kaydında önce işlenmiş sabıkaları mevcut isede, tekerrüre esas alınamayacağından bahisle” ibaresinin yazılı olduğu, delillerin değerlendirilmesi-kabul-gerekçe kısmında sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verildiği, hüküm kısmında cezasının 58/6 maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verildiği bu nedenle tekerrür hükümlerinin uygulanmasında çelişki bulunmadığından ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 07.06.2011 tarih, 2011/2-60 esas ve 2011/126 karar sayılı ilamında; "Sanığın adli sicil kaydında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmasını gerektireceği belirtilen mahkûmiyete ilişkin ilâmın onaylı sureti mahkemesinden getirtilip, adli sicil kaydına konu bu ilamla ilgili olarak hükmü tarihinden sonra yürürlüğe giren yasa hükümleri uyarınca uyarlama yapılıp yapılmadığına ilişkin araştırmanın hüküm kesinleştikten sonra infaz aşamasında yapılmasının da olanaklı olduğu ve Cumhuriyet savcılığınca tekerrüre esas alınan ilam ile ilgili gerektiğinde uyarlama yapılmasının mahkemesinden istenebileceği kabul edilmelidir. Bu kabul, davaların sabıka kaydında yer alan ilamların uyarlama yargılamalarının sonuçlarının beklenmesi için gereksiz yere uzaması, bunun sonucunda da zamanaşımına uğramasına ve sabıkası olan sanık ile sabıkasız olan sanıklar arasında yargılama sürecine ilişkin olarak oluşacak adaletsizliklerin önlenebilmesi açısından da gereklidir." şeklindeki kararı gözetilerek sanık hakkındaki tebliğnamedeki (1) numaralı bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;
1- Hükmolunan adli para cezasının ve yargılama giderinin, 5083 sayılı Kanun’un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu"nun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
2- Gün olarak belirlenen adli para cezası, paraya çevrilerek sonuç adli para cezası belirlenirken 5271 sayılı CMK’nın 232/6. maddesi hükmüne aykırı olarak; uygulanan Kanun maddesinin gösterilmemesi,
3- TCK’nın 52. maddesinin 4. fıkrası uyarınca sanıklara verilen adli para cezasının ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tahsil edileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin belirtilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak, bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
1- YTL olarak hükmolunan adli para cezasının ve yargılama giderinin TL’ye dönüştürülmesi,
2- Hüküm fıkrasının 1. ve 2. bölümlerinde yer alan “günlüğü” ibarelerinden önce gelmek üzere “TCK"nın 52. maddesinin 2. fıkrası uyarınca” ibaresinin yazılması,
3- Hüküm fıkrasının 2. bendinin sonuna “adli para cezasının zamanında ödenmemesi halinde tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanıklara ihtarına” ibaresinin eklenmesi,
Suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B) Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma ve ruhsatsız bıçak taşıma suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
UYAP sistemi üzerinden MERNİS"ten alınarak dosyasına konulan güncellenmiş nüfus kayıt örneğinde, sanığın hükümden önce 21.08.2008 tarihinde öldüğünün belirtilmesi karşısında; sanığın ölüp ölmediği araştırılarak, ölmüş olduğunun tespiti halinde hakkındaki kamu davasının 5237 sayılı TCK’nın 64/1. maddesi uyarınca düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, 13.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.