Esas No: 2022/8983
Karar No: 2022/11843
Karar Tarihi: 10.11.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/8983 Esas 2022/11843 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2022/8983 E. , 2022/11843 K.Özet:
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi tarafından verilen bir kararın temyiz itirazları incelenmiştir. Davacı/borçlunun temyiz itirazları reddedilmiş, davalı/borçlu ...'nin temyiz itirazları ise değerlendirilerek esastan reddedilmiştir. İcra mahkemesi tarafından verilen kararların, aynı takip dosyası nedeniyle, aynı taraflar arasında ve aynı konuda daha önce verilen icra mahkemesi kararları kesin hüküm teşkil eder. Somut uyuşmazlıkta, borçlu ...'ın şikayeti esasının incelenerek karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi kararının kaldırılması ve İstanbul 24. İcra Hukuk Mahkemesi kararının bozulması kararlaştırılmıştır. Kararda, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi ve uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Davacı/borçlu ...'nin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davalı/borçlu ...'nin yerinde bulunmayan tüm temyiz itirazlarının REDDİNE,
2- Davacı/borçlu ...'ın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibinde asıl borçlu şirket ile ipotek veren borçlu ... icra mahkemesine başvurusunda; hesap kat ihtarının tebliğ edilmediğini ipoteğe konu borcun sona erdiğini ileri sürerek icra emrinin ve takibin iptalini talep ettiği,ilk derece mahkemesince; asıl borçlu şirket yönünden şikayetin HMK. 114/ı ve 115/2 uyarınca dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine, diğer borçlu ... açısından ise şikayetin HMK. 114/i ve 115/2 uyarınca dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verildiği, kararın borçlular tarafından istinaf edilmesi üzerine, bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği görülmektedir.
İcra mahkemesince verilen kararlar, kural olarak maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmemekle birlikte, aynı takip dosyası nedeniyle, aynı taraflar arasında ve aynı konuda daha önce verilen icra mahkemesi kararı, kesinleşmesi koşuluyla sonraki şikayet yönünden kesin hüküm teşkil eder.
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece ... yönünden hükme esas alınan İstanbul ... 18. İcra Hukuk Mahkemesi 2018/19 Esas, 2019/804 Karar sayılı dosyasındaki şikayetin konusunun, ipoteğin üst sınır ipoteği olduğunu, icra emri ekinde takibe dayanak belgelerin gönderilmediğini, ipotekle teminat altına alınmamış borçların takibe konu edildiğini belirterek fahiş masraf kalemleri talep edildiğini ve ayrıca banka tarafından gönderilen ihtarnameye Kartal 23. Noterliğinin 07/11/2018 tarihli 33139 yevmiye numaralı ihtarıyla itiraz edildiğini ve bu sebeple alacağın bu haliyle yargılamayı gerektirmesi nedeni ile takibin iptali talebine ilişkin olduğu, mahkemece takibin 12.587.989,86 TL asıl alacak, 444.257,51 TL
işlemiş faiz, 34.763,55 TL BMSF miktarı yönünden takibin devamına, arta kalan miktar yönünden reddine karar verildiği ve kararın 12/08/2020 tarihinde kesinleştiği iş bu şikayet dosyasında ise borçlu ...'ın kendisine hesap kat ihtarının tebliğ edilmediğini ipoteğe konu borcun sona erdiğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, dolayısıyla şikayet konularının birebir aynı olmaması nedeniyle de önceki şikayet hakkında verilen kararın bu şikayet yönünden kesin hüküm teşkil etmeyeceği anlaşılmıştır.
O halde, ilk derece mahkemesince, ...'ın şikayetinin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde
hüküm tesisi ve bölge adliye mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddi isabetsiz olup, bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ :
Borçlu ...'ın temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, istinaf talebinin esastan reddine ilişkin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesinin 25/05/2022 tarih ve 2021/2722 E. - 2022/1650 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, İstanbul ... 24. İcra Hukuk Mahkemesinin 22.06.2021 tarih ve 2021/473 E. - 2021/442 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, 10/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.