Esas No: 2019/3203
Karar No: 2021/4984
Karar Tarihi: 07.06.2021
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/3203 Esas 2021/4984 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece verilen önceki tarihli hüküm, Dairemizin 03.10.2017 tarih ve 2015/20789 Esas, 2017/6022 Karar sayılı ilamı ile "tescil davasının, Hazine yanında taşınmazın bulunduğu ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na da yöneltilmesi" gereğine değinilerek bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişisinin raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen ... ili ... İlçesi ... Köyü ... Köyü yolu mevkiinde doğusu 249 ada 213 nolu parsel, batısı yol, kuzeyi yol, güneyi yol ile çevrili 950,63 metrekarelik taşınmazın tapuda aynı ada içinde gelen son parsel numarası verilmek suretiyle davacı ... adına zeytinlik vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ve davalı ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, hükme esas alınan fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 950,63 metrekarelik tescil harici taşınmaz bölümü üzerinde, davacı yararına, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla iktisap koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermek için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın, 1963 yılında yapılan tesis kadastrosu çalışmasında hangi nedenle tapulama harici bırakıldığı araştırılmamış; taşınmaza komşu parsellerin tutanakları getirtilerek tespitlerine esas belge bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise getirtilerek dava konusu taşınmaz yönünü ne okudukları saptanmamış; taşınmazın evveliyatını, kullanım süresi ile niteliğini ve varsa üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde, hava fotoğraflarından yöntemine uygun şekilde yararlanılmamış, bu kapsamda, dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesi döneme ilişkin farlı dönemlerde çekilmiş en az üç adet hava fotoğrafı üzerinde jeodezi ve fotogrametri mühendisi eliyle inceleme yaptırılması gerekirken, sadece 1948 tarihli hava fotoğrafı üzerinde orman mühendisi bilirkişi tarafından taşınmazın orman vasfında olup olmadığı hususuyla sınırlı olarak inceleme yapılmış ve keşif yerinde dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının doğruluğu hava ve uydu fotoğraflarının incelenmesi suretiyle denetlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmemektedir.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmazın hangi nedenle tescil harici bırakıldığı Kadastro Müdürlüğünden sorulmalı, komşu taşınmazlara ait tespit tutanakları ve varsa dayanak belgeleri getirtilerek dava konusu taşınmaz yönünü ne okudukları belirlenmeli, çekişmeli taşınmaza ait en eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek taşınmaz bölümlerinin bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle, buradan elde edilen verilere göre dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra, mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, daha önce yapılan keşiflerde beyanına başvurulan mahalli bilirkişi ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisi, 3 kişilik ziraat mühendisleri bilirkişi kurulu ve jeodezi-fotogrametri mühendisi bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın önceki niteliğinin ne olduğu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin bulunup bulunmadığı, mevcut ise zilyetliğin hangi tarihte başladığı ve hangi tasarruflarla sürdürüldüğü, çekişmeli taşınmaz bölümü imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise imar-ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasındaki mevcut ve doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak usulen giderilmeye çalışılmalı; yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellere ait tutanak ve dayanağı kayıtlarla denetlenmeli; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisinden, hava ve uydu fotoğrafları üzerinde stereoskopik inceleme yaptırılmak suretiyle, dava konusu taşınmaz bölümünün sınırlarını ve niteliğini, imar-ihyası tamamlanmış ise tamamlandığı tarihi ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor düzenlemesi ve dava konusu taşınmaz bölümünün konumunun hava fotoğrafları üzerinde göstermesi istenmeli; ziraatçı bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümünün toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, imar-ihya gerektiren yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve tamamlandığı tarihi bildirir, taşınmaz bölümü üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz bölümünde zeytin ağaçları bulunduğu anlaşıldığından, zeytin ağaçlarının dikme mi yoksa aşılama mı olduklarını, aşılama ise aşı yaşlarının kaç olduğunu açıklayan, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve çekişmeli taşınmaz bölümünün değişik yönlerden çekilmiş renkli fotoğraflarını içerir, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisine, keşfi takibe ve denetlemeye elverişli krokili rapor düzenlettirilmeli; mahalli bilirkişi ve tanık beyanları bilimsel esaslara göre hazırlanmış bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli ve bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek işin esasına ilişkin karar verilmelidir.
Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.