Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan hükümlü ... hakkında Sulh Ceza Mahkemesince 05.05.2014 tarihinde 2010/301 esas ve 2011/323 sayılı verilen kamu davasının düşmesine ilişkin ek kararın kanun yararına bozulmasına ilişkin talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 09.03.2015 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Sulh Ceza Mahkemesinin 05.05.2014 tarih, 2010/301 esas ve 2011/323 sayılı ek kararının 20.05.2014 tarihinde sanığa usulüne uygun tebliğ edilerek kesinleştiği anlaşıldığından, 15.12.2014 tarihli ek karar hukuki değerden yoksun olduğu değerlendirilerek yapılan inceleme de;
a) Sulh Ceza Mahkemesince 24.02.2011 tarihinde 2010/1141 esas ve 2011/155 karar sayı ile verilen, hükümlünün TCK"nın 191/1, 51 maddeleri uyarınca cezalandırılmasına, ayrıca aynı Kanun"un 191/2. maddesi gereğince denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına ilişkin hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği;
b) Hükümlünün, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerini yerine getirmesi üzerine, Mahkemesince 05.05.2014 tarihinde 2010/301 esas ve 2011/323 sayılı ek karar ile hükümlünün tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyduğu gerekçesiyle, TCK"nın 191/5. maddesi uyarınca açılan kamu davasının düşmesine karar verildiği,
Anlaşılmıştır.
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, «5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/7. maddesi uyarınca, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması hâlinde mahkûm olduğu cezanın infaz edilmiş sayılacağı ve Cumhuriyet savcılığınca sadece yerine getirme fişi tanzim edilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyduğundan bahisle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.» denilerek, 05.05.2014 tarihli kararının bozulması istenmiştir.
Denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması nedeniyle hükümlünün cezasının infaz edilmiş sayılacağı gözetilmeden, davanın düşmesine karar verilmesi kanuna aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görüldüğünden;
Sulh Ceza Mahkemesince 05.05.2014 tarihinde 2010/301 esas ve 2011/323 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 17.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.