Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/172 Esas 2021/2482 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/172
Karar No: 2021/2482
Karar Tarihi: 22.12.2021

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/172 Esas 2021/2482 Karar Sayılı İlamı

6. Hukuk Dairesi         2021/172 E.  ,  2021/2482 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın davalılar ... yönünden reddine, diğer davalı Antalya Su ve Atıksu İdaresi Genel Müdürlüğü yönünden kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı Antalya Su ve Atıksu İdaresi Genel Müdürlüğü vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile ... Köylere Hizmet Götürme Birliği arasında Gebiz Grubu içme suyu imalatının inşasına ilişkin 05/10/2007 tarihli sözleşmenin akdedildiğini, iş bitim tarihinin 31/12/2007 tarihi olduğu halde işyerinin geç teslim edildiğini, iş güzergahının bulunduğu yerde ormanlık alanlar bulunduğundan işin devamı için bu alanın temizlenmesi gerektiğini, ancak gerekli izinlerin alınıp alanın temzilenmediğini, aylık hakedişlerin zamanında ödenmediğini ve uzun süre cezalı çalıştırıldığını, sözleşmenin 19/09/2008 tarihinde davalı tarafından haksız şekilde feshedildiğini ve 101.040,00 TL teminatın irat kaydedildiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla irat kaydedilen 101.040,00 TL teminat bedeli, 150.000,00 TL gecikme cezası, 10.000,00 TL mahrum kalınan kâr, müvekkilinin fesih nedeniyle ihalelere girememesinden kaynaklanan 5.000,00 TL müsbet ve 5.000,00 TL menfi zararı olmak üzere toplam 281.400,00 TL"nin sözleşmenin fesih tarihi olan 30/04/2009 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 02.12.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 414.636,90 TL’ye yükseltmiştir.
    Davalılar vekilleri cevap dilekçelerinde; davacının işi süresi içerisinde tamamlayamaması nedeniyle sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
    Mahkemece davanın Serik Belediyesi bakımından husumet yokluğundan reddine, davalı Asat Genel Müdürlüğü bakımından kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 15.05.2019 tarih, 2019/503 Esas ve 2019/2297 Karar sayılı kararı ile davaya davacı ... yanında diğer adi ortak Embay....Ltd. Şti.’nin de katılımının sağlanması gerektiği gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonucunda, usuli eksiklik tamamlandıktan sonra bilirkişi raporları da değerlendirilerek, davalı idare tarafından sözleşmeye konu projenin uygulanmasında ormandan geçerek yapılması gereken işler için gerekli hukuki prosedürün tamamlanmadığı, Haskızılören Deposunun seçildiği yer ile ilgili idarenin kusurunun bulunduğu gerekçesiyle davanın ... bakımından husumet yokluğundan reddine, dahili davalı ASAT Genel Müdürlüğü bakımından kısmen kabulüne, irat olarak kaydedilen 101.040,00 TL"nin, cezai şart olarak kesilen 245.257,20 TL"nin ve 20.131,42 TL yüklenici kârının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı Asat Genel Mdürlüğü vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davalı Asat Genel Müdürlüğü vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Davacı adi ortaklık ile dava dışı ... arasında düzenlenen 05.10.2007 tarihli sözleşme ile Serik Gebiz Grubu içme suyu yapımı işi kararlaştırılmıştır. Davacı adi ortaklık yüklenici, yasa gereği davaya dahil olan davalı Asat Genel Müdürlüğü ise iş sahibidir. Sözleşmenin 10.1.1. maddesine göre işyeri tesliminden itibaren 82 gün içinde işin tamamlanarak geçici kabule hazır hale getirilmesi gerekmektedir. Dosya kapsamındaki yazışmalar incelendiğinde; davacı yüklenicinin iş programına uyması yönünde çeşitli tarihlerde uyarıldığı, sorunların giderilemesi için idareye başvurular yaptığı, 06.03.2008 tarihli yazısı ile işe cezalı olarak devam etmeyi kabul ettiği ve işi bitireceğini taahhüt ettiği, ancak iş tamamlanmadığı için 30.04.2009 tarihinde idare tarafından sözleşmenin feshedildiği anlaşılmaktdır.
    Mahkemece görüşüne başvurulan 1. bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 01.10.2020 tarihli raporda sözleşmenin feshi için gerekli şartların oluştuğu belirtilmiş, 26.03.2013 tarihli 2. bilirkişi kurulu raporunda tarafların kusuru sonucunda işin süresinde tamamlanamadığı yönünde görüş bildirilmiş, 18.03.2014 tarihli 3. bilirkişi kurulu raporunda ise işin zamanında teslim edilmemesinde yüklenicinin kusurlu olduğu, idarenin fesih işleminin haklı olduğu belirtilmiştir.
    Bilirkişi heyetleri tarafından düzenlenen raporlar arasında çelişki bulunduğu halde mahkemece, çelişki giderilmeden ve eksik inceleme ile hüküm kurulmuştur. O halde mahkemece yapılacak iş; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 281/3. maddesi uyarınca maddi gerçeğin ortaya çıkması için HMK’nun 266. maddesi hükmüne göre yeniden oluşturulacak uyuşmazlık konusunda uzman teknik bilirkişi kurulundan sözleşme, hakedişler, yazışmalar ve tüm dosya kapsamı değerlendirilerek işin fesih tarihindeki tamamlanma oranı, idarenin fesihteki haklılık durumu, sözleşmenin 9.2.1 maddesi gereği Yapım İşleri Genel Şartnamesi sözleşme eki olduğundan Şartnamenin 39. ve 40. maddelerine göre hakedişlerden kesinti yapılıp yapılmadığı ve hakedişlerin yüklenici aleyhine kesinleşip kesinleşmediği konularında mevcut bilirkişi raporları da değerlendirilerek ve aralarındaki çelişki de giderilerek hazırlanacak gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp, değerlendirilmek suretiyle ulaşılacak sonuca uygun karar vermekten ibaretttir.
    Mahkemece bu hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ve yanlış değerlendirme sonucu hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 22.12.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara