Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2022/7512 Esas 2022/11691 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/7512
Karar No: 2022/11691
Karar Tarihi: 15.09.2022

Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2022/7512 Esas 2022/11691 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Suça sürüklenen bir çocuk, 2009 yılında nitelikli hırsızlık suçu işlediği iddiasıyla hüküm giydi. Ancak 2014 yılında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildi. Denetim sürecinde yeni bir suç işlenmesi nedeniyle, hüküm 2022 yılında açıklandı ve çocuk tarafından temyiz edildi. Ancak hüküm, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına göre askıda olan bir hüküm olduğundan, İstinaf Mahkemesi tarafından değil Temyiz Mahkemesi tarafından incelenmesi gerekiyor. Kanun maddeleri olarak ise, 5271 sayılı CMK'nın 231. ve 223. maddeleri, 272 ve devamı maddeleri, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'taki usule göre istinaf yerine temyiz kanun yoluna tâbi olduğu belirtiliyor.
6. Ceza Dairesi         2022/7512 E.  ,  2022/11691 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Suça sürüklenen çocuk hakkında 24/10/2009 tarihinde işlediği iddia edilen nitelikli hırsızlık suçundan verilen hüküm ilgili olarak 01.04.2014 tarihinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş, bu karar 22/05/2014 tarihinde kesinleşmiştir. Denetim süresi içerisinde suç işlenmesi nedeniyle hüküm 04/03/2022 tarihinde açıklanmıştır ve bu hüküm suça sürüklenen çocuk tarafından temyiz edilmiştir.
    5271 sayılı CMK'nın hükmün açıklanması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını düzenleyen 231. maddesinin 5. fıkrasının son cümlesinde "Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder." denilmektedir.
    Kanunun amir hükmü ve Yargıtay'ımızın istikrar bulmuş içtihatları uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları, nihai bir hüküm değil, asıl hükmü askıda bırakan itiraza tabi bir mahkeme kararıdır. Denetim süresinde kasıtlı bir suç işlenmediği (ya da denetim süresinde varsa öngörülen tedbirlere uyulduğu) takdirde, askıda olan mahkûmiyet hükmü hukuk aleminde neşv-u nema bulmadan düşme kararı verilmesi gerekecektir.
    Açıklanan bu hükmün tâbi olacağı kanun yoluna gelince; 
    5271 sayılı CMK’nın sistemine göre, 223. maddede belirtilen nihai hükümler (mahkûmiyet, beraat, red, düşme ve ceza verilmesine yer olmadığına dair kararlar) kural olarak olağan kanun yolu denetimine tabidirler.
    Olağan kanun yolları istinaf ve temyizdir.
    5271 sayılı CMK'nın 272 ve devamı maddelerine göre, mahkûmiyet hükümlerinin miktar itibariyle kesinlik istisnaları dışında istinaf kanun yoluna tâbi olduğunda da kuşku bulunmamaktadır.
    Ancak;
    İstinaf mahkemeleri 20 Temmuz 2016 tarihinden itibaren faaliyete geçtiğinden bu tarihten önce verilen nihai hükümler kesinleşinceye kadar, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca 1412 sayılı CMUK'taki usule göre, istinaf değil, temyiz kanun yoluna tâbidirler.
    Suça sürüklenen çocuk hakkında her ne kadar istinaf mahkemeleri faaliyete geçmeden 01.04.2014 tarihinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ise de; 04.03.2022 tarihinde yani Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başladığı 20/07/2016 tarihinden sonra hükmün açıklanması nedeniyle, karar tarihi itibariyle bu hükmün istinaf kanun yoluna tâbi olduğu anlaşılmakla, dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE, 5271 sayılı CMK'nın 264/1-2. maddesi hükümleri uyarınca kanun yolunda yanılmanın başvuranın haklarını ortadan kaldırmayacağından gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın yetkili ve görevli Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 15/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.





    Hemen Ara