Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/2232 Esas 2017/5661 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/2232
Karar No: 2017/5661
Karar Tarihi: 05.12.2017

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/2232 Esas 2017/5661 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2017/2232 E.  ,  2017/5661 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : İstinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Kollukta müdafiisiz olarak alınan, hakim veya mahkeme önünde sanık tarafından kabul edilmeyen ve CMK’nın 148/4. maddesine aykırı olarak hükme esas alınan 29.12.2015 tarihli ifade tutanağı ile istihbari niteliğe sahip olup teyide muhtaç bilgiler içeren 12.08.2016 günlü araştırma tutanağının hükme esas alınamayacak delillerden oldukları ve sanığın Cumhuriyet savcısı ve mahkemedeki aksi kanıtlanamayan savunmasına göre, silahsız olarak hendek kazma faaliyetinde bulunması veya nöbet tutması eylemlerinin TCK’nın 302. maddesinde düzenlenen Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçu kapsamında vahim eylem sayılamayacağının anlaşılması karşısında tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
    İlk derece Cumhuriyet savcısının süresinden sonra sanık aleyhine istinaf talebinde bulunduğu gözetilmeden süresinde kabul edilerek incelenmesi, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi nedeniyle sonuca etkili görülmemiştir.
    İlk derece mahkemesi tarafından sanık hakkında hüküm kurulurken, “örgütün sözde öz yönetim ilanı kapsamında Silopi ilçe merkezinde meydana gelen eylemler sırasında sanığın milis faaliyeti şeklinde örgütün kırsal kadrosunda olmaksızın ilçe merkezinden katılım yaparak gençlik yapılanması dahilinde faaliyetlere; özellikle ... Mahallesi civarında açılan hendek ve barikatların yapılması ile buralarda silahlı olarak nöbet tutması eylemlerine katıldığı, AK-47 Kaleşnikof marka silah, buna ait şarjör ve mühimmat taşıdığı” kabul edilmesine rağmen, TCK"nın 61. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin düşünülmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin ve istinaf Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 05.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara