Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek - Tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması veya el değiştirmesi - 2911 sayılı Kanuna muhalefet etmek - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/2108 Esas 2017/5393 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/2108
Karar No: 2017/5393
Karar Tarihi: 09.11.2017

Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek - Tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması veya el değiştirmesi - 2911 sayılı Kanuna muhalefet etmek - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/2108 Esas 2017/5393 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2017/2108 E.  ,  2017/5393 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek, Tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması veya el değiştirmesi, 2911 sayılı Kanuna muhalefet etmek
    Hüküm : 1- TCK"nın 314/3 ve 220/6 maddeleri delaletiyle 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53, 58/9 maddeleri gereğince mahkumiyet
    2-TCK"nın 174/1, 3713 sayılı Kanunun 5/2-1 ve TCK"nın 174/2, 52/2-4, 53, 58/9 maddeleri gereğince mahkumiyet
    3-2911 sayılı Kanunun 32/1, TCK"nın 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
    4-2911 sayılı Kanunun 33/1-a, TCK"nın 53, 63/1 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    I-Sanık hakkında 2911 sayılı Kanunun 32. maddesine muhalefet suçundan;
    Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararı dikkate alınarak TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasının; ayrıca silahlı terör örgütü adına suç işleme suçundan mahkum olan ve bu nedenle örgüt mensubu suçlu sayılan sanık hakkında, aynı tarihli örgüt faaliyeti çerçevesinde işlediği 2911 sayılı Kanunun 32. maddesine muhalefet suçundan kurulan hükümde TCK"nın 58/9.
    maddesinin uygulanmasına karar verilmemiş ise de, bu husus infaz rejimi ile ilgili olup, kazanılmış hak oluşturmayacağından, infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    II-Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek, tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi ve 2911 sayılı Kanunun 33. maddesine muhalefet suçlarına yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
    Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması suçunu düzenleyen 5237 sayılı TCK"nın 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan 6763 sayılı Kanunun 15. maddesi ile yapılan değişikliklerin sanığın açıkça aleyhine olduğu saptanarak;
    1-Sanık müdafiinin silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek ve tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi suçları açısından yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
    Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek ve tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi suçlarından kurulan hükümlerde Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle, aynı Kanunun 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde; suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, konusunun önem ve değeri, meydana gelen tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de göz önünde bulundurularak; hukuka, vicdana, dosya kapsamına uygun bir cezaya hükmedilmesi ve ayrıca silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek suçundan tayin olunan cezadan TCK"nın 220. maddesinin 6. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan düzenleme uyarınca orantılı, makul ve makbul bir indirim yapılması gerekirken, sanık hakkında teşdidin derecesinde yanılgıya düşülerek asgari hadden fazla uzaklaşılmak ve indirim yapılmasına yer olmadığına karar verilmek suretiyle yazılı şekilde fazla ceza tayini,
    2-Terör örgütünün propagandasına dönüştürülen gösteriye, kimliğini gizlemek amacıyla yüzünü kapatarak, elindeki molotof kokteyli ile katılan sanığın, hukuki anlamda tek fiil niteliğindeki eyleminin görünüşte hem 2911 sayılı Kanun"un 33/1-a maddesinde, hem de 3713 sayılı Kanunun 7/3-2. cümlesinde düzenlenen suçları oluşturduğu görülmekte ise de; sanığın, her türlü yasa dışı gösteri yürüyüşünde uygulama imkanı bulunan genel norm niteliğindeki 2911 sayılı Kanunun 33/1-a maddesine göre özel norm olan ve fiilin haksızlık muhtevasını tamamen tüketen 3713 sayılı Kanunun 7/3-2. cümlesinde tanımlanan suçtan cezalandırılması gerektiğinin ve hükümde terör örgütünün propagandasını yapmak suçundan Cumhuriyet
    Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına da karar verildiğinin anlaşılması karşısında; usulüne uygun olarak kamu davası açtırılması cihetine gidilip, dava açılması halinde bu dosya ile birleştirilerek birlikte görülmesi gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    3-Kabul ve uygulamaya göre ise;
    a)Her üç suç yönünden Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararı dikkate alınarak TCK"nın 53. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmesi lüzumu,
    b)Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi suçu açısından adli para cezasının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında re"sen uygulama yapılabileceği nazara alındığında hüküm fıkrasında TCK"nın 52. maddesi gereğince ihtarat yapılması,
    c)2911 sayılı Kanunun 33. maddesine muhalefet suçu açısından silahlı terör örgütü adına suç işleme suçundan mahkum olan ve bu nedenle örgüt mensubu suçlu sayılan sanık hakkında TCK’nın 58/9. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebepten dolayı BOZULMASINA, CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine 09.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara