Ankara Ceza Avukatı Web Sitesi - Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/4013 Esas 2016/6868 Karar Sayılı İlamı

Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/4013 Esas 2016/6868 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/4013
Karar No: 2016/6868
Karar Tarihi: 13.12.2016

Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/4013 Esas 2016/6868 Karar Sayılı İlamı

Özet:
Mahkeme, sanığın başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanması suçundan TCK'nın 268. maddesi uyarınca 267/1, 62, 50/1-a ve 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyetine karar vermiştir. Ancak, adli para cezasının yerine getirilmemesi halinde infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceği nedeniyle hüküm fıkrasında ihtarat yapılması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA karar verilmiş ancak kanuna uygun bulunan diğer yönleriyle ONANMASINA karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 268. maddesi: Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunu düzenler.
- TCK'nın 267/1. maddesi: Suçun konusunu oluşturan eylemin unsurlarını belirler.
- TCK'nın 62. maddesi: Ceza miktarının belirlenmesine yönelik hükümler içerir.
- TCK'nın 50/1-a maddesi: Suçun işlenmesi sırasındaki kast durumunu belirler.
- TCK'nın 52/2-4. maddeleri: Ceza miktarının belirlenmesinde faktörlerin dikkate alınmasına yönelik hükümler içerir.
- CMUK'nın 322. maddesi: Mahkeme kararlarının düzeltilebileceği halleri belirler.

16. Ceza Dairesi 2016/4013 E. , 2016/6868 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
Hüküm : TCK"nın 268. maddesi delaletiyle 267/1, 62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen diğer itirazlarının reddine, ancak;
Adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceği nazara alındığında hüküm fıkrasında TCK"nın 52/4. maddesi gereğince ihtarat yapılması,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK’nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına ” ibaresinin çıkartılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.