Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme - 2911 sayılı Kanuna aykırılık - Görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/2350 Esas 2015/3700 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2350
Karar No: 2015/3700
Karar Tarihi: 02.11.2015

Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme - 2911 sayılı Kanuna aykırılık - Görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/2350 Esas 2015/3700 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2015/2350 E.  ,  2015/3700 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, 2911 sayılı Kanuna aykırılık, Görevi yaptırmamak için direnme
    Hüküm : 1- 2911 sayılı Kanunun 33/1, TCK"nın 62,50/1-a, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet
    2- 2911 sayılı Kanunun 32/2. maddesi delaletiyle TCK"nın 265/1-3, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet
    3- TCK"nın 314/3 ve 220/6. maddeleri delaletiyle 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 220/6-son cümle, 62, 53/1, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Silahlı terör örgütünün propagandasını yapma ve 2911 sayılı Kanunun 32/1. maddesine aykırılık suçlarından 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin 1. fıkrasına göre verilen kovuşturmanın ertelenmesine ilişkin kararlara yapılan itirazın mahallinde incelendiği anlaşıldığından bu suçların temyizin kapsamında olmadığı saptanmıştır.
    1- Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;
    Sanığın örgüt adına işlediği görevi yaptırmamak için direnme ile 2911 sayılı Kanunun 32/1 ve 33/1. maddelerine uygun suçların 6459 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 3713 sayılı Kanunun 7. maddesine eklenen 4. fıkra kapsamında sayılan suçlardan olmadığı belirlenmekle;
    Sanığın görevi yaptırmamak için direnme suçunu TCK"nın 6. maddesine göre silahtan sayılan taş ile işlediği halde TCK"nın 265/4. maddesi uygulanmayarak eksik ceza tayin edilmesi aleyhe temyiz istemi bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış, sanık hakkında örgüt adına suç işleme suçunda öncelikle temel ceza tayin edilip sonrasında TCK"nın 220. maddesi 6. fıkra 2. cümle ile indirim uygulandıktan sonra devamında 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi gereğince arttırım yapılması gerekirken, yazılı şekilde uygulama yapılması sonuç ceza değişmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip sanığın suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasıfları tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
    2- 2911 sayılı Kanunun 33/1. maddesine aykırılık suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince;
    04.04.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanıp yürürlüğe giren 6638 sayılı Kanunun 8. maddesi ile değişik 2911 sayılı Kanunun 33/1-a maddesinde öngörülen cezanın alt ve üst sınırı itibariyle sanığın açıkça aleyhine olduğu anlaşılmakla;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 16.09.2014 tarih, 2014/9-96 esas, 2014/375 sayılı kararı doğrultusunda sanığın 2911 sayılı Kanunun 33/1. maddesine uygun olduğu kabul edilen eyleminin mutad ve meşru bir "düşünce ve kanaat açıklama yöntemi" ile işlendiği değerlendirildiğinden, sanığa yüklenen suçun tarihi ve işlenme yöntemi ile temel şekli itibariyle gerektirdiği cezanın süresine göre, hükümden önce 05.07.2012 tarihinde Resmî Gazete"de yayımlanarak yürülüğe giren 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında düşünce ve kanaat açıklama yöntemiyle işlendiği ve bu nedenle sanık hakkında açılan davaya ilişkin olarak kovuşturmanın ertelenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 02.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara