Esas No: 2015/4862
Karar No: 2015/3319
Karar Tarihi: 27.10.2015
Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/4862 Esas 2015/3319 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
TALEP : Hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 292/1 ve 35/2 maddeleri gereğince 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, Sulh Ceza Mahkemesinin 08.01.2010 tarihli ve 2002/498 esas, 2002/648 sayılı ilamına konu cezasının tekerrüre esas olduğundan bahisle hakkındaki cezanın infazının aynı Kanunun 58. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Asliye Ceza Mahkemesinin 28.02.2013 tarihli ve 2012/369 esas, 2013/144 sayılı kararı ile ilgili olarak;
Dosya kapsamına göre, sanığın tekerrüre esas alınan Sulh Ceza Mahkemesinin 08.01.2010 tarihli ve 2002/498 esas, 2002/648 sayılı ek kararına konu suçu işlediği sırada onsekiz yaşından küçük olduğunun anlaşılması karşısında, 5237 sayılı Kanunun 58/5. maddesi uyarınca hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, Yüksek Adalet Bakanlığının 14.04.2015 tarih ve 2015-8408/26548 sayılı istemlerine dayanılarak anılan kararın 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince kanun yararına bozulmasına ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11.05.2015 tarih ve 2015/156344 sayılı tebliğnamesiyle bozma talep edilmiş olmakla dosya incelenerek gereği düşünüldü.
I) Olay: a) Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 28.02.2013 tarih 2012/369 esas ve 2013/144 sayılı kararıyla hükümlü ..."in, hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan TCK"nın 292/1 ve 35/2. maddeleri uyarınca 6 ay hapis cezası ile mahkumiyetine, mükerrir sayılarak TCK"nın 58/6-7 maddesi gereğince hükmolunan hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına hükmedildiği,
b) Tekerrür uygulamasına Sulh Ceza Mahkemesinin 31.12.2002 tarih 2002/498 esas ve 2002/648 karar sayılı ilamının esas alındığı, 31.01.2003 tarihinde kesinleşen bu hüküm ile hükümlü ..."e 765 sayılı TCK"nın 456/4 ve 55/3. maddeleri uyarınca verilen ağır para cezasının ertelendiği, daha sonra hükümlünün, beş yıllık denetim süresi içerisinde 07.08.2007 tarihinde yeniden suç işlediği, bu sebeple Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 08.01.2010 tarih 2002/498 esas ve ./..
2002/648 sayılı ek kararla 5237 sayılı TCK"nın 86/2, 31/3 ve 52/1-3 maddeleri uyarınca 80,00 TL adli para cezasına hükmedildiği, hükümlünün suç tarihinde onsekiz yaşından küçük olduğu anlaşılmıştır.
II) Kanun yararına bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın kapsamı:
Hükümlü ..."in, Sulh Ceza Mahkemesi 08.01.2010 tarih 2002/498 esas ve 2002/648 sayılı ek kararındaki fiili işlediği sırada onsekiz yaşından küçük olması nedeniyle anılan mahkumiyet hükmünün tekerrüre esas alınıp alınamayacağına ilişkindir.
III) Hukuksal Değerlendirme: 5237 sayılı TCK"nın, 58. maddesinin 5. fıkrasında ""Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz” şeklindeki düzenlemeye yer verilmektedir.
Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 20.03.2012 tarih 2011/3-344 esas ve 2012/104 sayılı kararında da belirtildiği gibi failin, fiili gerçekleştirildiği sırada onsekiz yaşından küçük olması halinde, fail hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması mümkün değildir. Bu sebeple, onsekiz yaşından küçük failin, işlediği suç nedeniyle hakkında tekerrür hükümleri uygulanamayacak ve işlediği suç da tekerrür uygulanmasına esas alınamayacaktır.
İncelenen dosyada; Sulh Ceza Mahkemesinin 31.12.2002 ve 08.01.2010 tarihli kararlarında, hükümlü ... hakkında fiili işlediği sırada onsekiz yaşından küçük olduğu için 765 sayılı TCK"nın 55/3 ve 5237 sayılı TCK"nın 31/3. maddeleri uygulanmıştır.
Suç tarihi itibariyle onsekiz yaşından küçük olan failin, işlediği suç tekerrüre esas alınamayacağından, hükümlü ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin uygulanma koşulları bulunmamaktadır.
Bu itibarla haklı sebeplere dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
IV ) Sonuç ve karar : Yukarıda açıklanan nedenlerle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının istemi yerinde görüldüğünden, Asliye Ceza Mahkemesinin 28.02.2013 tarih 2012/369 esas ve 2013/144 sayılı kararının CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMK"nın 309/4-d maddesi uyarınca bozma nedenine göre uygulama yapılarak; 5237 sayılı TCK"nın 58/6-7 maddesi uyarınca tekerrür ve denetimli serbestlik uygulanmasına ilişkin fıkranın hükümden çıkartılmasına, kararın diğer kısımlarının aynen bırakılmasına, infazın buna göre yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.