Esas No: 2015/1198
Karar No: 2015/2555
Karar Tarihi: 14.09.2015
Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/1198 Esas 2015/2555 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 314/2, 31/3 ve 62/1. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair... Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 11.02.2014 tarihli ve 2013/242 esas, 2014/33 sayılı kararına yönelik itirazın kabulüne ilişkin mercii... Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 18.03.2014 tarihli ve 2014/160 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
Dosya kapsamına göre;
1- ... Çocuk Ağır Ceza Mahkemesince Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 14.03.2013 tarihli ve 2012/4191 esas, 2013/3971 karar sayılı bozma ilamından sonra 2013/242 esas sayılı dosyaya kayden yürütülen yargılama esnasında 18 yaşını doldurmuş olan sanığa 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 150/2. maddesi uyarınca resen zorunlu müdafi atandığı, sanığa tebligat yapılamadığı ve duruşmalarda hazır edilemediği, yargılamanın sanığın yokluğunda yapılıp bitirildiği ve sanığa tebliğ de edilmediği cihetle, yargılama sonucunda verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 18 yaşını doldurmuş olan ve kendisine müdafi atandığından da haberi olmayan sanığın kendisine tebliğ edilerek sonucuna göre itiraz hakkında bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde itirazın kabulüne karar verilmesinde,
2- Her ne kadar sanığın bizzat kendisine hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul edip etmediği sorulmadan karar verildiği gerekçesiyle itiraz kabul edilmişse de, sanığa mahkemesince atanan müdafisinin 11.02.2014 tarihli duruşmada hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul ettiğini beyan ettiği, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/6-c maddesinde "Sanığın kabul etmemesi hâlinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez." şeklinde düzenleme yer aldığı, somut olayda kanunen sanığı savunmak için atanan müdafiinin kabul beyanında bulunduğunun anlaşılması karşısında, yazılı gerekçe ile itirazın kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu ...Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 27.10.2014 gün ve 2014/18318/63295 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10.11.2014 tarih ve 2014/364590 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/6-c maddesi uyarınca sanığın bunu kabul etmesi koşulu aranmakta ise de, bu hususun sanığa bizzat sorulması bir zorunluluk olmayıp, sanık müdafiinin de hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etme yönündeki beyanı yeterlidir. Durum böyle olmakla birlikte, somut dosyada sanığın kendisine mahkemece müdafii görevlendirildiğinden haberdar olmadığı görülmektedir. Bunun yanında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı da sanığa tebliğ edilmemiştir. Dolayısıyla, sanık müdafiinin, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını istediği şeklindeki beyanının sanığın bilgisi ve rızası dahilinde açıklandığı kabul edilemez. Bu nedenlerle, sanığın kendisine hukuki yararını gözetmekle yükümlü olan zorunlu müdafii atandığından haberdar edilmesi gerekmektedir. Her ne kadar... Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 18.03.2014 tarihli ve 2014/160 değişik iş sayılı kararında açıklanan gerekçeler yerinde görülmemiş ise de, yukarıda izah edilen nedenlerle itirazın kabul edilerek hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasının sonuç itibariyle isabetli olduğu anlaşılmaktadır.
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran bu gerekçelerle yerinde görülmediğinden REDDİNE, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 14.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.