Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/747 Esas 2015/2201 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/747
Karar No: 2015/2201
Karar Tarihi: 30.06.2015

Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/747 Esas 2015/2201 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, bir muhasebe sorumlusunun, yediemin olarak kendisine teslim edilen hacizli malları kaybederek muhafaza görevini kötüye kullanması suçundan TCK'nın 289/1, 62, 50/1-a, 52/2-3-4 maddeleri uyarınca suçlu bulunduğunu ve adli para cezasına çarptırıldığını belirtmiştir. Ancak mahkeme, kanun maddelerinde yapılan son değişiklikler nedeniyle adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapis cezasının kısmen veya tamamen infazına karar verilemeyeceğini göz ardı etmiştir. Bu nedenle, karar BOZULMUŞTUR. Kanun maddeleri şu şekildedir: TCK'nın 289/1, 62, 50/1-a, 52/2-3-4 ve CGTİK'nın 106. maddesi.
16. Ceza Dairesi         2015/747 E.  ,  2015/2201 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
    Suç : Muhafaza görevini kötüye kullanma
    Hüküm : TCK"nın 289/1, 62, 50/1-a, 52/2-3-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın muhasebe sorumlusu olarak çalıştığı işyerinde yapılan haciz işlemi sonrasında yediemin olarak kendisine teslim edilen malların kıymet takdiri için adrese gidildiğinde hacizli malların yerinde bulunamadığının 20.09.2012 tarihli tutanak ile belirlenmesi karşısında haciz işlemi yapılıp mallar kendisine teslim edildikten sonra işten ayrılan, ancak İcra Müdürlüğüne herhangi bir bildirimde bulunmayarak dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranmak suretiyle mahcuzların kaybolmasına neden olan sanığın eyleminin TCK"nın 289/3. maddesinde tanımlanan ve yalnız adli para cezasını gerektiren suçu oluşturacağı gözetilip hakkında ön ödeme işlemi yapılarak sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabul ve uygulamaya göre de;
    01.03.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle 5237 sayılı TCK’nın 50/6. madde ve fıkrasında yer alan "yaptırım" ibaresinin "tedbir" olarak değiştirilip, 5275 sayılı CGTİK’nın 106. maddesinin 4 ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenip, 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, sanık hakkında kurulan hükümde infazda yetkiyi kısıtlayacak şekilde seçenek yaptırım olan adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapis cezasının kısmen veya tamamen infazına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 30.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara