Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2022/1523 Esas 2022/17393 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/1523
Karar No: 2022/17393
Karar Tarihi: 13.12.2022

Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2022/1523 Esas 2022/17393 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme öncelikle, müştekinin katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığını belirtip, müştekinin dava dosyasına katılmasını kararlaştırmıştır. Ardından, sanık hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve kamu mala zarar verme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin, suç tarihi ile dava zamanaşımı süresi arasındaki sürenin geçmiş olması nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir. Nitelikli hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmü ise, yapılması gereken ek soruşturmaların eksik olduğu gerekçesi ile bozulmuştur. Kararda belirtilen kanun maddeleri 5237 sayılı TCK'nın 116/1, 152/1-a, 66/1-e, 66/2 ve 67/4, CMK maddeleri ise 237/2, 223/8 ve 260/1'dir.
6. Ceza Dairesi         2022/1523 E.  ,  2022/17393 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Nitelikli hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve kamu mala zarar verme
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet


    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Müşteki PTT'nin duruşmadan usulüne uygun haberdar edilmediği ve kovuşturma aşamasında beyanı alınmadan karar verildiği, 5271 sayılı CMK'nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolunun açık olduğu, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 19.10.2010 tarih, 2010/9-149 Esas ve 2010/205 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere müştekinin katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığı görüldüğünden, CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca müşteki vekilinin 12.04.2016 tarihli katılma talepli temyiz dilekçesi verdiği anlaşılmakla, suçtan zarar gören müşteki PTT'nin davaya katılan sıfatıyla kabulüne karar verilmekle yapılan temyiz incelemesinde;
    I- Sanık hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve kamu malına zarar verme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde;
    Sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK'nın 116/1, 152/1-a maddeleri uyarınca atılı suçların gerektirdiği cezaların türü ve üst sınırlarına göre; aynı Yasanın 66/1-e, 66/2 ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık uzamış dava zamanaşımı süresinin suç tarihi olan 03.07.2006 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan kurum vekilinin temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK'nın 223/8 maddesi gereğince DÜŞMESİNE,
    II- Sanık hakkında nitelikli hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesine gelince;
    1-30.11.2006 tarihli ekspertiz raporuna göre başka bir olayla ilgili elde edilen genotip özeliklerin bu suçla ilgili tanzim edilen BYL.2006/2693 -3848 sayılı ekspertiz raporunda incelenen şüpheli ...'in genotip özelikleriyle uyumlu olduğunun bildirildiği, sonrasında ise bu şahsa ait genotip özelliklerinin aslında ...'a ait olduğuna ilişkin Fatih İlçe Emniyet Müdürlüğü'nün 04.12.2006 tarihli yazısı gereğince sanık hakkında kamu davası açılmışsa da ilgili ekspertiz raporu ve evraklar dosya içine alınmadan sanık hakkında yargılama yapılarak hüküm kurulması,
    2-Sanığın savunmasında hırsızlık eylemi sırasında polis memurlarınca yakalandığına ilişkin beyanda bulunduğu, bu savunmanının dosya içeriği ile çeliştiği, sanığın temyiz dilekçesinde aynı yerle ilgili 16.09.2006 tarihli hırsızlığa teşebbüs suçundan mahkumiyet kararı bulunduğunu ileri sürmesi karşısında, ilgili dosya araştırılıp savunmasının bu suça ilişkin olabileceği değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    3- Olay yerinden parmak izi ve avuç izi tespit edildiğinin anlaşılması karşısında sanıktan bilirkişi marifetiyle parmak izi ve DNA örnekleri alınarak olay yerinden elde edilen vücut izi ile kıyaslanması sonucunda düzenlenecek rapor sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik soruşturma ile hüküm kurulması,
    4- Adli sicil kaydında sabıkaları bulunan sanık hakkında ilgili ilamlar getirtilerek sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan vekilinin temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 13.12.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


    Hemen Ara