213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/4076 Esas 2016/6167 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/4076
Karar No: 2016/6167
Karar Tarihi: 17.10.2016

213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/4076 Esas 2016/6167 Karar Sayılı İlamı

21. Ceza Dairesi         2016/4076 E.  ,  2016/6167 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet

I-)Sanık hakkında 2004 takvim yılında "sahte fatura düzenleme ve kullanma” suçlarından kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan incelemede;
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7. ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen "2004 takvim yılında sahte fatura kullanma ve düzenleme" suçunun, yasada gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış olup, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta 5320 sayılı Yasa"nın 8/l.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında "2004 takvim yılında sahte fatura kullanma ve düzenleme" suçundan açılan kamu davasının, gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK"nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK"nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,
II-)Sanık hakkında "2005,2006,2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme ve kullanma” suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan incelemede;
1-)2005, 2006, 2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek ve kullanmak suçlarını işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında sanığın; sahte fatura düzenlemediğini, yaptığı satışların ve alışların gerçek olduğunu savunması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından; sanığın iş yerinde 2004,2005,2006 ve 2007 takvim yıllarında katılan kurumca yoklama yapılıp yapılmadığı sorularak varsa buna ilişkin belgelerin getirtilip incelenmesi, anılan yıllarda işyerinin faaliyette olup olmadığının araştırılması, her bir takvim yılında düzenlenen suça konu faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden satıcı ile sanığın mal sattığını söylediği alıcılar arasında mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim ve tesellüm belgeleri, bedelinin ödendiğine dair ticari teamüle uygun, kanıtlama yeterliliği olan şirket banka hesapları ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler olup olmadığı karşılaştırmalı inceleme yaptırılarak saptanıp bu kapsamda faturalar kullanan şirket yetkilileri veya kişiler dinlenerek sözü edilen faturaları kimden ve hangi hukuki/ticari ilişkiye dayanarak aldıkları, bunlarla ilgili belgeleri olup olmadığı ve sanığı tanıyıp tanımadıkları sorulduktan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
2-)Sanık hakkında .... Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 23.10.2008 tarih ve ..... Esas sayılı iddianamesi ile mütalaa ve ekindeki vergi suçu raporuna uygun olarak "2004,2005,2006,2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek”; "2004, 2005, 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura kullanmak” suçlarından kamu davası açıldığı, her takvim yılında işlenen sahte fatura düzenlemek ile kullanmak eylemlerinin her bir takvim yılı için birbirinden bağımsız ve ayrı suçları oluşturduğu gözetilmeden, sahte fatura düzenleme ve sahte fatura kullanma suçlarını tek suç olarak kabul edilip her iki suçtan tek hüküm kurulması,
3-)T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 17.10.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.





Hemen Ara