21. Ceza Dairesi 2016/8333 E. , 2016/5850 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 23.11.2010 tarih ve 7/191-227 sayılı kararında açıklandığı üzere; hükmün aleyhe bozulması halinde davaya yeniden bakacak mahkemece, sanıktan bozmaya karşı diyeceğinin sorulması 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 326/2 ve 5271 sayılı TCK"nun 307/2. maddeleri uyarınca zorunludur. Savunma hakkının sınırlandırılamayacağı ilkesine dayanan bu zorunluluk uyarınca, sanığa, bozmada belirtilen ve aleyhinde sonuç doğuracak olan hususlarda beyanda bulunma, kendisini savunma ve bu konudaki kanıtlarını sunma olanağı tanınmalıdır. Somut olayda, 03.05.2011 tarihli ilk hükümle beraat kararı verilen sanık hakkında, Dairemizin 16.06.2015 tarih, 2015/2057-2058 E.K. sayılı bozma ilamı aleyhe hükümler içermesine rağmen, bozma üzerine yapılan yargılamada sanığın duruşmaya katılımı sağlanıp bozmaya karşı diyeceklerinin sorulmaması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
2-Kabule göre de;
a)Suça konu belge aslının akıbeti hakkında bir karar verilmemesi,
b)5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29.09.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.